düğümlenip boğazımın orta yerinde,
soluksuz bırakan bir içki misali,
yanarken içten içe,
alımlı alacalı gündüzlerin şakağına dayayıp bıçağı,
ikiye ayırır zaman bundan önce ne yaşandıysa...
avazların yorgun düşüp bir köşeye çekildiği,
yine bir gece, yani bu gece,
tutunup bırakmadan yerküreyi,
yalınlaştırıp gözümün önünde,
yalnızca özlemlerin garipliği,
ve hasretlerden payıma düşen
gelecek -gelmesini istemediğim- günlere,
yanımda götüreceğim,
boş bakışlardan başka,
tek bir gülümseme yok ceplerimde...
işte bekleyiş, işte umut...
tuğlalarını birer birer kırdığım çocukluğuma,
ve boşluklarla dolu geçmiş bir gençliğe,
bir yazılı kağıdı bırakmamı çok gören,
kader denilen birşey varsa,
kusup kinimi tam içine,
yürüyorum...
yalnızca...
yürüyorum...
Kayıt Tarihi : 10.10.2008 13:37:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Şiirimsi Adam](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/10/10/yuruyorum-60.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!