Yüreğin Unutulmuş Yankıları

Bugün gökkuşağıyla uyandım kirpklerimde
Bugün yüreğimde çarpan gürültü
İçimdeki dili bağlı bülbüllerin
Sonçırpınışları oldu...
Gül son soluğunu tüketti yanağımda..
Rüzgar sesimi alıp götürdü...
Zaman beni...
Tualimde çizilmemiş martı resimleri
Fırçamda kimsenin görmediği
Çiçeklerin utangaç renkleri...

Güneşin yarında batacağını biliyorum
Ve diğer gün doğacağını yine...
Tutuklu hayallerin anısına
Sular biraz daha parlak olacak..
Kuşlar uçacak sürü sürü
Kırık kanatlarımla...

Ve sen...
Bıraktığım yerden selamsız geçeceksin...
Biliyorum ellerin cebinde..
Biliyorum başını eğeceksin...
Kuşlara..
Yalnızca martılara küsecek
Yalnızca yağmurlarla ağlayacaksın
Biliyorum gözlerin yerde...

Toprak taşıyacak yinede birgün
Selamsız nefesini yüreğime...
Birgün duyacağım...
Ve biliyorum yüreğin sende değil...
Bilmiyorsun....
Yüreğin nerde...

Çocuk muydum?
Çocuk muydun?
Çocuk muyduk?
Sahi hangi oyunu oynarken kaybolduk?
Kaçarken kör sevdalara yaklandığımız...
Sahi hangi oyunu oynarken tutulduk?
Uçarken bulutlara yaslandığımız...

Yine gidiyorum şimdi
Güneş uğurluyor bizi...
Son akşam belki...
Yarın oyununuza katılamam...

Sen çizilmemiş martı resimlerinde
Kanat seslerini arayacaksın...
Her akşamüstü...
Biliyorum
O martılar o sahilden hiç geçmeyecek...
Deniz aynı sesi taşımayacak kıyıya...

Akortsuz tellerde yitirdik nağmemizi
Seni ve denizi...
Bir martı kanadına bırakıyorum...
Yüreğimde yalnızca sevginin ayak izi....

(1998)