Kuşatılmış sözcükte içinde barınamayan bir anlam ele avuca
sığmaz haşarı düşte senden ve biraz benden arta kalan . Ayrık
otum, kuşkonmaz baharımdan alabildiğine uzağa gittin.
İçimin sınır ihlali ! sana, yaban gülümsemene , pervasız
aşksız harabeme son gidişim son gelişim kendime ...
Ki buluşamadığımız buluşturamadığımız nice şeyin arasından
ılık bir esinti gelse de sen beni anlayamadığından gittin yoksa
sevemediğinden değil !
Sevdin bilirim sessiz çoğunluk yüreğin suretime sarılırken
kar kış bahar geçerdi, geçerdi de duymazdın
Birer birer terk ettik odaları teker teker gittik. önce dışımız
karıştı sonra sen baktığın aynada göremedin beni. itiraf
edemeden. nedir itiraf dediğin korkaklığın kayda değer darlığı .
sen gittin alabildiğine uzağa...
Yüreğime teğet geçti kar boran . gitiğin uzak benim
yakınımdan daha bi çare olmasaydı olmasaydı gereksiz
tekrarların çalıntı şarkı çaresizliğinde yada sevmemiş olsaydın
gülüşüme ilintili hüznümü .Bırakırdım suretimde ne var ne yoksa
istediğin .
pervasız aşksız harabem ! sen yüklenirken günahı sevabı
bana ıssız limanlara demir atmak kaldı .
20 haziran 2001
Aslı AtabayKayıt Tarihi : 24.6.2001 22:48:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!