Yüreğime işlemiştim seni, kıyamete kadar ...

Fatma Avcı 2
226

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

Sadece bekledim, taze toprak kokusunda gelecek olan sevgiyi. Dışında olmayı beceremedim. İçine giremedim, tozunu silkeleyemedim yıllarca. İçimdeki özleminle yüreğimin körfezine demir atıyordun.

Kokun bile kalmadı, omzumda şalın, elimde tekrar tekrar okunmuş bir kitap dilimde ayrılık şarkısı. Yaban gülü gibi gelmişti aşk. Budayıp yok eden neydi? Hani vatanı, dili, dini yoktu aşkın. O halde neden boşluklar içinde yuvarlanıyorum. Beni sensizleme derken içimdeki boşluğu doldurmaya çalışıyorum.

Kuru hayatlar içinde yaşamaya çalışıyor. Kendi yaşamından ödün vermiyordun. Mızrabın her tele dokunuşunda çıkan nağmeler, kapılarını aralamaya çalışırken sana ardına kadar açıyordum. Mehtabın karşısında titrerken ellerin, yüreğin yoktu beni sarıp sarmalayıp ısıtacak. Kirpiklerimin ucundan damlayan kızıl damlalara dokunmuyordum bile.

Senin varlığın en cömert sancıydı. Şekeri sana uzatırken zehri kalbime sürüyordum. Sana uzanan çileli yollarda tutkunun ötesinde hasretle yanıyordum. Sensizlik hüzzam makamının nağmelerinde boğuluyorum. Kalbime konan kelebek, neylerde ağlayan nota, şiirlerde mısra oluyordun.

Tamamını Oku
  • Mustafa Yılmaz
    Mustafa Yılmaz 27.08.2011 - 16:36

    Bir ney sesi ile hep bir yerlerde birileri ağlar sanırdım...
    Hep birileri için ağlardım ben de...
    Hep birileri ağlarken bırakıp gitti beni ve ben o giden için yıllar yılı hep ağladım...
    Sonralar usul usul gülmeleri öğrenmeye çalıştım, bazen güler gibi oldum, bazen de güldükçe tekrar ağladım, neden güldüğüme...
    Uzaktan bir şarkı sesi ile hep yüreğim zıpladı, gülemeden, ağlayamadan, o sesin tınısında kayboldum ama gene de ağlamalardan, hıçkırıklardan vazgeçemedim...
    Uzakların efsunuydu belki de içimi büyüleyen, belki de aklıma gelen o yüzdü beni öksüzleştiren, korkuların pervazları sökülmüştü sanki, umutlar bağlar arasındaki kurumuşluğunda savruldu, yine de susturamadım yüreğimin inlemelerini...
    Hep cemrelerde kavruldum donmamışlığımdan ne kaldıysa, gene de can titremelerim yok olamadı...
    Öldüm desem değil, nefesler kısık da olsa titreşen yüreğimden akan sanki can taneleri...
    Unuttum sevilmelerin kıpırtılarını, unuttum haz aldığım ne varsa tekrar istemelerimi, bedenim titrek dallardan dökülen kuru yapraklar gibi salınımda, nerdesin diyecek mecalim yok...
    Saklısın bir yerlerde ve bir şeylerin kıyısında...
    Hayatının zor ibrişimleri bunlar büküldükçe bükülüyor...
    Ben bükülüyorum sendense hâlâ ses yok...
    Zorlamasına yakarış bunlar...
    Mustafa Yılmaz...
    ant+10

    Cevap Yaz
  • Gül Şirin Yürektürk
    Gül Şirin Yürektürk 27.08.2011 - 15:19

    Sevgi içinde bir bekleyiş, bir haykırış anlatılmış sanki bu yazıda.. Okumak keyifliydi yüreğinize sağlık

    Cevap Yaz
  • Yazar Zeki Uysal
    Yazar Zeki Uysal 26.08.2011 - 16:46

    Feleğin çarkına tutuldukça, her gün yeniden bileylenip hançer gibi içime işliyorsun. Duygulu, anlamlı vurucu mısralar, cümleler. İçtenlikle kutluyorum. Duygu dolu yüreğinize, yazan ellerinize sağlık.

    Cevap Yaz
  • Yazar Zeki Uysal
    Yazar Zeki Uysal 26.08.2011 - 16:35

    Dev bir kayadan çağlayıp akan pınar gibi yüreğinizin sesini yansıtan duygulu anlamlı satırları beğeniyle okudum.
    İçtenlikle kutluyor, esenlikler temenni ediyorum.**10**

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 4 tane yorum bulunmakta