Hiç dur durak bilmeyen, içime sığmayan özlem çağlayanım
Gül kırmızısına, deniz mavisine
Hasret kalan
Zaman
Ey yırtıcı
Gece
Ey yalnızlık çölünde gezen
Ben
Bendeki baitmeyen
Hasret
Ey içimde ki
Alev alev yanlışlar
Nefes nefese uyandığım
Bendeki
Seni görmeyen
Her rüyamda gördüğüm
Sen
Uyandığımda, zifiri karanlığı kucaklayan
Yin ben
Nasıl olurda
Sevgimi geri tepersin
Sen
Sessiz ve derinden yakan
Tutkum
Bir kez bile olsa
Cemre görmeyen
Kışım
Hiç çalınmayam
Kapım
Çağlardır azap azap
İçinde özlem taşyan
Acılar
Hep bende
Beni paramparça eden
İhanet dolu
Hayat
Ey çaresizliğin koynuna düşen
Benim ağlayan mahsum duygularım
Ellerimi uzatığımda kaybolup giden
Eş, dost, kardeş bildiklerim
Size
Küs olduğum
Benden kaçıp giden
Yıldızlar
Şifa bulmayan
Gönül ağrım
Ey bir ömür boyu beni aldatmayı
Bir bok sanan
Gelmeyen inatçi
Özgürlük
Ve
Karanlık dünyama doğmayan
Beni aldatan
Güneş
Kardeş kardeşi sormayan
Melmeketim
Gam bana, ah bana kaldı, haberin var mı?
Neredesiniz nerde, gönlüm sizi arayanlar ?
İstanbul maviliğinden
Her damlası acı dolu
Göller
Denizler açarcasına
Gözlerime düşen
Bir sazın telinden türkü olup acılarıma dökülen
İhtiyacım olan ağlıyası gözyaşlarımda ah var, bende
Ey kahpeliği zülümü marifet bilen
Zor yıllar
Ey adaletsiz
Yargı
Ey şerefszleri ödüllendiren
Tanrı
Nerede duracağını bilmediğim
Hüznün isyanı topyekün
Vuruyor içime
Yıkılan, dökülen yüreğime dokunan acı yaşam, hep içimde
Mehmet Çobanoğlu
28.01.2024
Kayıt Tarihi : 28.1.2024 14:24:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!