Yüreğim Şiiri - Hamza Sabancı

Yıllardır içimde büyütmüştüm seni
Hayallerim, umutlarım, geleceğimdin
Yoksun, nerelerdesin şimdi kim bilir
Uzaklardasın, çok uzaklarda,
Sana sürgün yüreğim.

Yüreğim.
Bir dilenci aşkının peşinde gezen
Bir mülteci kalbinin sınırlarını ihlal eden
Bir eşkıya yüreğinin en yüksek dağlarında
Elinde mavzer, belinde fişek
Sıkacak ya kendine, ya da sana
Kıyacak bir cana.

Yüreğim
Senden uzakta param parça
Sen diye inler, sen diye sızlar durur
Ardın sıra gök gibi gürler,
Bulut gibi gözyaşı döker
Ağlar kana, kana
Bıkmaz acı çekmekten,
Öyle mahzun, öyle garip
Hasret çeker, çile çeker sen gittin gideli
Deli divanedir ardın sıra ağlamaktan
Biçare kaldı duvar diplerinde yas bağlamaktan.

Yüreğim
Mahpusluk şimdi
Küçük, karanlık bir zindanda
İşkencelerin en acımasızına teslim
Prangalara vurulmuş, coplanmakta
Kanayan yerlerine tuz basılmakta
Ezikler içinde morarmış yüreğim
Ne zaman bitecek bu işkence diye beklerim
bitmez,
Bitmez bu işkence, bitmez bu zulüm
Bitmez yüreğimde kanamam gülüm
Bitse de mahpusluk senden uzakta
Cezam Müebbet dar ağacını beklerim.

Yüreğim;
Bir gerilla şimdi
Senin uğruna çarpışmakta
Bir gün bir caddede vurulacak biliyorum
Düşecek yol ortasına kanlar içinde
Üzerine bir gazete örtecekler
Etrafı bariyerlerle çevrilecek
Kimse yaklaşmayacak
Belki sen oradan geçeceksin
Kim diye dönüp bakacaksın belki
Ben olduğumu görürsen
Dön; bakma o halime
Varınca eve televizyonu aç bak
Adım ajanslarda söylenecek,
Gazeteler sol yanından vuruldu diyecek
Mecmualarda resmim çıkacak
Sevdası uğruna öldü diye.

İşte o an;
İki damla yaş düşecek belki gözünden
Süzülecek yanağının her bir yanına
Kaldıysa elinde bir fotoğrafım
Arada bir çıkarıp bakarsın
Ve bir gün sende unutur,
Kalbinden çıkarıp atarsın
Yüreğim ….

08.03.2011