Yüreği(mde)nde Ki 18 Şiiri - İsmail Altın 2

YÜREĞİ(MDE)NDE Kİ 18

Bugün yine sana yazıyorum...

Kupkuru acıların şafağında, yeni bir güne uyanıyorum...

Geçmişe açılan bir pencereden, o derin ufkunu izliyorum...

Gözlerimi kapatıyorum...

Ati kapılarına kilit vurup, yâr.! mazine doğru yolculuklara çıkıyorum... 

Yılların seksensekizindeyim, yaşların onsekizinde...

Ruhunda kanatları, yüreği kıpır kıpır, gülistan bahçesinde bir afet-i devran görüyorum...

Sonsuz rüyalardayım, uçurumun kenarlarında...

İçine acı katmadığın kahkahaların bu kadar güzelmiydi o zaman da..?

Ya gönlümün her zerresini titrettiğin o bakışların..?

Çayırlarda koşarmıydın dilin de sevda türkülerinle..?

Güneş yüzünde doğduğunu hissedermiydi yine..?

Ay'ın şavkı yakamoz oluştururmuydu, o ışıltılı gözlerinde..?

Dokunduğun her yeri cennete çevirirmiydin yine..?

Biliyorum, sen yürürken günebakan tarlalarında, bütün başlar sana dönerdi...

Ellerinde sanata dönüşürdü her şey... 

Çiçekleri kıskandırırdı gülüşün, çünkü sen gülünce; yüzünden binlerce melek havalanırdı...

Oysa senin sıcacık ellerin, tertemiz bir eli tutmalıydı...

Sonra her yer mahşer, kapkara günler, yıkık, dökük, yerle bir edilmiş yürek, bozguna uğramış ruh...

Yıkılırmı sandınız..?

Sevdiği her bir şeye kanat gerip, ne yangınlardan çıkagelmiş...

Eyyy kahkahalarında ki can alıcı tavrına yüzümü sürdüğüm dik başlı dağ çiçeğim...

Ben aşkını kuşanıp dünya ya meydan okumuşum...

Yitermi yüreğimde ki sancın..?

Tükene tükene, Sen diye diye son nefesim de, adın dilim de avazım olsun...

Benim bu dünya ya ah'ım olsun...

Yüreğimde mühürlü gözlerin, mahşerde şefaatim olsun... 

Doğum günün kutlu olsun...!!!