Nice sözcüklerin nice mısraların tutsağı oldu yolumuz... Ötesine gidemedik! Hayaller içinde çırpındık umutsuzluğa inat inatla... Kendi hıçkırığımız umudun sesi oldu yüreğimize... Yetindik... Nice insanlığın sevgisiyle yoğrulduk nice düşlerin... Bir şiir yazdık bin şair olduk... Tükenmeden dirhem dirhem... Kendimizi aradık çıkmazlarda, karanlıkların hüküm sürdüğü ellerde… Bir sevda olduk denizlerin en kuytu mavisinde bir fidan diktik dağların en acımasız karasında… Yalnızlığımızı savurduk göklere sığmadı! İsyanların ateşine kıvılcım oldu varlığımız yetmedi! Bir nefer misali kanatlandık umut güvercinlerinin kanadı kırık ülkesine… Ve nice sevdalardan döndük uçsuz bucaksız yollardan nice ağlamaklı özgürlüklerden… Vazgeçememezlik hüküm sürmüştü titreyen gözlerimize… Yeniden öfkelenip kuruluyordu düşlerimizdeki dünya… “Ne güzel her şeye rağmen yaşamak” diyordu dudaklarımız… Ve biz denizindeki bir damla ben… Selam olsun yüreğimi şahlandıran umut dolu insanlığa… Selam olsun yüreği ağaç olmuş fidanlara…
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
KALEMİN OKKALI VURUŞU, GÜCÜNÜ GÖSTERMEKİ ÇİN YETERLİ ...
BAŞARILAR DİLERİM BU İRFAN DENİZİNDE....
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta