Dergahına vardım Yunus'un,dedi ne iş yaparsın?
Dedim elimden bir şey gelmez, dedi boş bir insansın...
Yaradan sevmez boş insanı demedi mi sana Kur'an,
O zaman daha ne bekliyorsun yürü bakalım arkamdan...
Kesti bir ağaçtan uzun uzun dalları büyük bir zevkle,
Şaşkın etti beni Yunus, sordum bu kestiğin ne?
Ben Yunus'um işim dervişlik dedi, bunu iyi belle,
Aklını kullanmayan insana, verecek bir şey yoktur bende...
Gözlerim dolsa da aklıma geldi geçmişim,
Hani bir gün bende dergahta derviş imiştim...
'Hu' derken zikirde, alnımı koydum secdeye,
Bir ilham geldi ki bana sanki vücudum cennette...
'İç' diye emretti, uzattı kevser şarabını,
Bekledim ben irem bağında, peygamber şefaatını...
'Hey' dedi birden Yunus, halen ne durursun?
Bir işin yoksa yanımda, neden halen durursun?
Ya kal dedi bana ya al heybeni git yoluna,
Benim yolum bellidir, varam ben dergaha...
Kapandım ayaklarına, beni de kurtar bu sıkıntıdan,
Öğret bana himmeti, sende aldın dergahtan...
Sana da dedi Hacı Bektaş, buğday mı himmet mi?
Düşünmeden hareket ettin, bu çektiğin külfet mi?
Allah yolunda yaparsan bir iş bu sana değildir külfet,
Ama hayırlı iş yaparsan, kazandırır sana bir ülfet...
İsa'yı gölde yürüten, Musa'ya denizi yardıran,
Muhammed'i koruyandır yine büyük Yaradan...
Tamam dedim bu yol, doğruluk yoludur,
Uzattığın dal ise bir ağacın dalıdır...
Kırmasınlar sakın senin dalını tedbirli ol,
Ayrılma bu yoldan, kapmasın seni başka yol..
Dedim Emrah bu nasıl rüya, nerde Yunus'a varmak,
Bize yaraşan iş anca miskinlik yapmak...
Belki varırım bir dergaha bende derviş olurum,
İşte asıl himmeti Yunus'da bulurum...
Kayıt Tarihi : 30.11.2008 03:16:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Muhammed'i koruyandır yine büyük Yaradan...
tampuan
TÜM YORUMLAR (1)