Yunus diller 2 makale

GÜZEL SÖZ SÖYLEYELİM

İnsanı diğer canlılardan ayıran en önemli bir özellik olan konuşma yüce yaratıcı tarafından insan oğluna emanet edilen, layık görülen, insanı insan yapan en önemli bir nimet, en güzel bir devlettir.
Âdem dedemizden efendimize kadar gelen bütün uyarıcıların amacı bu güzel lisanı yani dili kullanarak insanları ahlaka, doğru yola sevk etmekti. Güzel ahlakı ilke olarak benimsetmek onların tek amacıydı. Bu konuda insanlar bazen başlarına gelen felaketlerin sebebinin sırf bu lisandan dilden olduğunu fark edip pişman olarak doğru yola girdiler. Dil zamanla güzel söz söyleme sanatı olan edebiyatı da ortaya çıkarmayı başarmış. Geçmişte olduğu gibi günümüzde de bu işten geçinen meslek haline getiren sanatçı ve edebiyatçılarımızda vardır. Divan edebiyatı şairlerimizin önemli bir kısmı başta padişah olmak üzere ileri gelen devlet adamlarına methiyeler düzerek keselerini bol bol doldurmuşlardır. Fakat bazıları da ileri gelenler hakkında kötü söz söyledikleri içinde başlarından olmuşlardır. Tarihimizde bahsi geçen konularda örnekler çoktur. İnsanımızın yüz akı olan bizim yunusta şöyle demiş;
‘’Sözünü bilen kişinin, yüzünü ağ ede bir söz.
Sözü pişirip diyenin, işini sağ ede bir söz.
Söz ola kese savaşı, söz ola kestire başı.
Söz ola zehirli aşı, bal ile kaymak ede bir söz.“
Bütün hak âşıkları lisanı çok güzel kullanmışlar. Sayfa sayfa açıklanacak bir konudaki ana temayı bir dörtlükte anlatmışlardır. Yüce Allah’ın zatı temizdir. Zatı güzeldir, güzeli sever güzel konuşanı sever. Zulmü ve haksızlığı kendisine yasaklamıştır. O halde bizlerde temiz olalım, güzel olalım, az konuşalım, yüce yaradanın bizlere emanet ettiği bu lisanı gerektiği yerde gerektiği kadar kullanalım.
Lokman hekime sordular bu mertebelere bu makamlara nasıl ulaştın? Şöyle cevap vermiş “doğru konuşarak emanete riayet ederek, faydasız boş sözleri terk ederek diye cevap vermiş.
“Müslüman dilinden ve elinden herkesin emin olduğu kişidir “buyurmuş efendimiz. (Buhari, Müslim, tirmizi) . Bir gün efendimiz sahabelerine dönerek şöyle demiş “ Başınıza gelen felaket ve kötülüklerin tek sebebini göstereyim mi? “evet demiş sahabeler. Mübarek dilini tutarak iki parmağıyla dışarı çıkarmış ve göstermiştir.
Yunus emre, Aşık Veysel, Mevlana gibi hak aşıklarının bu güzel sözleri, aslında bizim Anadolu insanımızın güzelliğinin, saflığının zarafetinin bir timsali olan lisanın bir aynası dışa bir yansımasıdır. Bence konunun bütün özeti de bu olmalıdır. Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ‘de güzel ahlakla ilgili olarak “Ben sporcunun zeki çevik aynı zamanda ahlaklısını severim“ diyerek ahlaka onun eseri olan bir işareti olan lisanı hedef almıştır. Peygamberimiz de “Ben ancak güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim “buyurarak bizlere ne güzel mesajlar vermiştir. Güzel bir ahlak ancak güzel akıcı, manalı, dolu dolu sözlerle ve davranışlarla olur…
Hepinizi sevgi sayı ve hürmetle selamlıyorum.

) Fatma Hilal KAVAK

Kaynakça: Mehmet zahid Kotku (Rh.A)
Prof.Dr Mahmut Esad Coşan
Hürriyet gazetesi 8 Ocak 2010
Prof.Dr. Nihat Hatipoğlu.