Saygısız; Yunusa söz atmış demek,
Dili şer Fazıla bir bir sormalı.
Kediye yarar ciğere pis demek,
Karnı çor Fazıla leşi vermeli.
Sevginin kaynağı Yunustan akar,
İnsanlık Mektebi O; ışık yakar,
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
SAYGILAR DİYORUM YUNUSLA YAŞAMA IŞIK TUTAN GÖNÜLLER VAR OLSUN HER DAİM İYİLİK GÜZELLİK DİLERİM
******Saygı değer sevgili üstadım,Gönül kaleminden dizlere sitemi, kahırı adeta nakş- etmişsiniz , biraz sitemli de olsa her yönüyle muhteşem bir eser .İşte Anadolu ozanının farkı bu , toplumun değerlerine dil uzatıldı mı karşısındakine hemen tepkisini koyar ve alır eline kalemi olduğu gibi dizelere yansıtır ,üstadım duyarlı yüreğine emeğine sağlık tadı tuzu yerinde şiir gibi şiir okudum.,Allah o güçlü kalemini daim ilhamını bol eylesin tam puan ekleyerek gönülden kutlarım .her şeyin güzel olması dileğimle kalbi sevgi ve saygılarımı sunarım.Allaha emanet olun selam ve saygılarımla*****Aşık Korhani/Kanber ORHAN
Sevginin kaynağı Yunus'tan akar,
İnsanlık Mektebi O; ışık yakar,
Ekşimiş mide pis kusar,kin bakar,
Gönlü dar Fazıl Say irşat görmeli.
Diline saglık
İsmail Bey,
Siz yedi yüz yıl önce kullanılan dilin bugünkü dil olduğunu söyleyebilir misiniz. Benim amacım Fazıl Say'ı övmek değil. Elbette ki Yunus'un şiirlerinin şimdi bizim konuştuğumuz dile tıpa tıp benzediğini söyleyemeyiz. Çünkü diller mevsimler gibidir. ilk durumda çiçeklenirler, sonra olgunlaşıp meyveye dururlar, zamanı gelir sararıp düşerler ve bir zaman gelir kış vurur dallarına ölür giderler. Yediyüz yılda bir çok sözcük ölüp gitti. Sözcükler ölür yaşayan sevdadır. Bu ülkenin güzel değerlerini biz önemseyelim. Yunus yedi yüz yıldır dimdik ayakta.Ama Yunus'u sevmemiz bir diğerini kötülememizi gerektirmez. Bence Yunus'u seven Yunus'un ilkeleri doğrultusunda onu yüceltmeli. Elbette taşlama tarzında bir şiir yazmışsınız. Bence öyküsüne gerekte yoktu. Zaten herşey söylenmiş şiirinizde. Birde açıklamalı halk müziğine gerek yoktu. Şiirin bir de büyüsü kalsaydı daha iyi olmaz mıydı ?
Koca Yunus'u anlamayan Türkçeyi de anlamıyor demektir Üstad. Yunus'a yar olmayan Hakka da yaramaz, halka da. Yunus yazan gönüllere kurban.
'Yunus bizim öz varımız.
Gönüldeki has yarımız.
Sevgisizliktir zarımız.
Sevgiyi kalbe sürmeli.
Say'gısız; Yunus'a söz atmış demek,
Dili şer Fazıl'a bir bir sormalı.
Kediye yarar ciğere pis demek,
Karnı çor Fazıl'a leşi vermeli.
bazı şahsiyetsizler.gündeme gelmek için iyice sapıttılar hocam,yüreğine sağlık,çok güzel dllendirmişsin,iyi birde ders olmuş.kalemin hiç susmasın.saygılar sunuyorum...
Bulunmaz incidir paha biçilmez,
Olgun bir bilgedir ondan geçilmez,
Sevgisiz bahçede çiçek açılmaz,
Gözü kör Fazıl'ı tel tel örmeli.
Cahil elinde altın pul olmaz ki,
Gül dalına karga konsa solmaz ki,
Yunus bir kitaptır; kıymet bilmez ki,
Beyni tor Fazıl'ı dersle yormalı.
TEBRİKLER DOST,,BU ÜLKEDE GÜNDEMDE KALABİLMEK İÇİN HER TÜRLÜ İFTİRA,,TÜRKLÜĞE HAKARET,BİR TÜRK BÜYÜĞÜNÜ ES GEÇME,,BUNLAR KENDİNİ BİLMEZ SANATÇI GEÇİNEN,,AYDIN TAKILAN TİPLERDİR,YUNUS EMRE,NİN YANINA YAKLAŞAMIYACAK TİPLER İŞTE BÖYLE ANLAMSIZ SÖZLERLE GÜNDEME GELMEK İÇİN ÇABA SARFEDİYORLAR,,
İnsanlarımızdan bazıları hep böylesi yanlışıklar yaparlar
Kendi fikirlerine göre şair seçerler
Bazıları sadece nazım hikmetin şiirlerine ilgi gösterirken bazıların necip fazılı. bazılarıda yunusla köroğlunu karıştırdı
Osa herbirisinin yeri farklıdır ve herbirisi insaların yüreğinde taht kurmuş insalardır..
Anlamıyorum diyenlerin kafasında sorun var bence
yüreğinize sağlık dostum
HER DÖNEMDE MOLLA KASIM'LAR ÇIKACAKTIR ELBETTE.VE KENDİ KÜLTÜRÜNDEN,GELENEKLERİNDEN VE TARİHİNDEN UZAKLAŞMIŞ BU GİBİLER HEP OLACAKTIR.ÖNEMLİ OLAN BU TÜREDİLERE DERSİNİ VERMEK,VEREBİLMEKTİR.
İŞTE SİZ BU MUHTEŞEM ŞİİRİNİZLE BUNA EN GÜZEL CEVAPLARDAN BİRİNİ VERMİŞSİNİZ ÜSTAD.YÜREĞİNİZE SAĞLIK.EMEĞİNİZ HEBA OLMAZ İNŞAALLAH.SELAM VE SEVGİYLE.
Yunus Emre'ye DİL UZATAN İLE İŞİMİZ OLMAZ BE ABİM,
KUTLUYORUM SİZİ,
SAYGILAR SELAMLAR,
Bu şiir ile ilgili 14 tane yorum bulunmakta