Yunmadık Şiiri - Şahin Ertürk

Yunmadık

----Abi gel vazgeç bu kötü ve sevimsiz,insanı incitici lakabı kelimeyi kullanmaktan...

---Herkes ona "Yunmadık " diyordu...

Oldukça şık giyinen giyimi kuşamı duruşu yürüyüşü bakışı konuşması ile son derece karizmatik birisiydi.Onu takım elbisesiz kravatsız gören olmamıştır. Kış gününde bile gözünden gözlüğünü çıkarmaz el çantasız sokağa çıkmazdı. İlkokul diploması bile olmamasına rağmen her konuda bilgi sahibiydi. Kendisini öyle yetiştirmişti ki ayaklı kütüphane deseniz yeriydi. Onu tanımayanlar sokakta görenler profesör hatta mebus sananlar vardı. O gerçektende sınava girse hemen her derecede diploma alabilecek hatta okullarda ders verecek her türlü bilgi ve donanıma sahip birisiydi.
Ama sıra dışı bir yaklaşımı vardı. İnsanlara karşı konuşurken hakaret anlamına bile gelebilecek tanıdığı tanımadığı herkese "Yunmadık" demesiydi.Çoğu zaman bu kelime yüzünden başı derde girmiş hatta dayak yediği bile olmuştu. Ben bir çok kere kendisini uyarmama lakap takmanın günah olduğunu söylememe rağmen bu huyundan vaz geçmemiş en sonunda kendiside "Yunmadık Abdullah " olarak anılmaya başlamıştı.
Birgün kendisine:

----Abdullah Abi gel vaz geç bu kötü sevimsiz insanı incitici lakabı kelimeyi kullanmaktan.Böyle demekle toplum içinde saygını sevgini kaybediyorsun. Kendine yazık ediyorsun.Kimse seni ciddiye almıyor. Hatta dalga geçenler bile var. Senin bu görünüşün bilgi birikimin ile inan bana daha fazlasını hak ediyorsun...

Dediğimde,

---- Boşver be Yunmadık. Daha fazlası ile ne olacağız. Direk cennete mi gireceğiz. Kefenin cebi varda bizmi bilmiyoruz. Ahirete yatlar katlar ilemi gideceğiz Sultan Süleyman'a kalmayan bu dünya bizemi kalacak.Nice zenginleri kralları güzelleri alimleri evliyaları yutan kara toprak bizimi yutmayacak...

Sözünü keserek:

----Abdullah Abi bak yine bana Yunmadık dedin. Bunu ben kaldırabilirim ama kaldıramayanlar oluyor.Sana diş bileyenler oluyor. Gel vaz geç bu kötü huyundan.Ben ne diyorum sen ne anlıyor nelerden bahsediyorsun. Neler anlatıyorsun.Yine ders vermeye başladın...

----Kusura bakma Yunmadık alışmışım ben böyle demeye.Bu huyumdan bir türlü vaz geçemiyorum. Asla kimseye karşı bir ard niyetim yok olmadı olamazda biliyorsun.Ben hiç kimseyi küçümsemem kendimi üstün görmem. Allah hiç bir şeyi eşit yaratmadım diyor.Herkesin bir artı veya eksisi vardır.. Benim eksilerimden biriside bu olsa gerek...

Abdullah Abi bu kötü huyundan bir türlü vaz geçmedi veya geçemedi. Artık herkes ondan bahsederken " Yunmadık " diye bahsediyordu. Birgün Abdullah Abi apansız ortadan kayboldu. Nereye gittiğini ne olduğunu bilen yoktu. Her kafadan bir ses çıkıyordu. Öldüğünü Almanya'ya gittiğini hatta hapishane ye girdiğini söyleyenler bile vardı.
Şöyle böyle onsuz geçen bir beş altı yılın sonunda daha önce bana söylediği köyüne yolum düşmüştü. Köyde rastladığım ilk adama Selam verdikten sonra:

--- Hemşehrim Abdullah abi köydemi? Yaşıyormu?

Dedim. Köylü bir müddet şaşkın şaşkın suratıma baktıktan sonra:

---- Hangi Abdullah hemşehrim bizim köyde altı yedi tane Abdullah vardı...

Dedi. İşte o zaman vebalini lakap takmanın üzuntüsünü bile bile mecburen ağzımda geveliyerek;

-" Yunmadık Abdullah "

Adam bir müddet daha gözleri ile beni inceledikten sonra:

-----Yunmadık Abdullah ölmüş hemşehrim. Öyle diyorlar. Ortada ne cesedi nede mezarı var. Onun tüm ailesi Almanya da. Orada bir yangında veya patlamada öldüğünü söylüyorlar. Hepsi o kadar. Ne ölüsünü nede dirisini gören var.Ailesi yıllardır köye gelmiyorlar. Ama Abdullah her yıl gelir bir kaç ay kalırdı köyde.Sen neden arıyordun Abdullahı..?

Adının Mehmet olduğunu öğrendiğim adam ile bir müddet daha sohbet ettikten sonra kafamda binbir soru işareti ile köyden ayrıldım.

----Abdullah Abi gerçekten ölmüşmüydü?
----Öldü ise Yunmak(yıkanmak) kefenlenip gömülmek kendisine nasip olmamışmıydı?
----Yoksa Abdullah Abi hala yaşıyormuydu? Kendisine öldü süsü vererek bazı kimselerden kaçıyor veya saklanıyormuydu? Böylesine zeki bilgili karizmatik birisinin bunu yapabilme ihtimali becerisi ve potansiyeli fazlası ile onda mevcuttu..Bu son ihtimali zaman gösterecek...

Şahin Ertürk /Kütahya