Yükselen Ses Şiiri - Nurgül Ankara

Kara bulut çökmüştü vatanın üstüne,
Zincir vurulamazdı bu milletin özüne.
Bir ses yükseldi dağlardan, ufuktan,
İnanmış bir ruhla, çıktı en derinden.
Mustafa Kemal'di o önder, Türk'e yol gösteren,
Hürriyetin fermanını yazan et bir kahraman.

Samsun'da başladı destan, Erzurum, Sivas'la,
Misak-ı Millî ruhu sardı bütün tasayla.
Zorlu savaşlar bitti, düşman çekildi yastan,
Ankara'dan ilan oldu en büyük kutlu yaştan.
Tarih yirmi dokuz Ekim, bin dokuz yüz yirmi üç,
Bize armağan edildi , bu en yüce büyük güç.

Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir artık,
Ne saltanat kaldı ne de köhne bir karanlık.
Medeniyet yolunda attık dev adımlar,
Bilimle, irfanla doldu tüm yeni yapılar.
Kadın erkek eşitlendi, haklar verildi yurtta,
Ulusun geleceği parladı her sınıfta.

Şimdi gençlik duruyor, Atasının izinde,
Fikri hür, vicdanı hür, o kutlu demlerinde.
Bayrak gökte nazlı nazlı dalgalanır durur,
Bu vatan hepimize, bu miras bize gurur.
Andımızdır bu sevda, sönmeyecek bir meşale,
Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti, ilelebet!

Cumhuriyet sevdasıdır kalbimizde yanan,
Onurlu bir direnişten sonra bize kalan.
Ne bir zorba gücü, ne de karanlık bir perde,
Hep ileri yürüyeceğiz, Gazi'nin rehberliğinde.
Bu şanlı bayrağın altında, tek bir milletiz biz,
Çağdaşlık yolundan dönmeyiz, budur ebedi iz.

Ey Yüce Atatürk! Rahat uyu, sözümüz var sana,
Bekçisiyiz bu zaferin, bu büyük vatana.
Damarlarımızdaki asil kanla, her dem tetikteyiz,
Cumhuriyet’i yaşatmak en kutsal yeminiz!
Bu büyük destan bizim, bitmeyecek bir nehirdir,
Türkiye Cumhuriyeti, Tanrı dağlarında en ulu zirvedir…
Nurgül Ankara