Yozlaşmanın Çelişkili Yanıtları

Hepsi yaşamın içinde ve yanı başımızda yaşam sürüyor sorunsuz bir şekilde.

Her sokağın başında nitelikli olup olmadığını bilinmeyen bir müteahhite rastlıyoruz, kendine olan özentiyi bindiği lüks arabalar ile artırıyor. Yaptığı binalar ne kadar nitelikli bilmiyoruz.

Okullarda her dersin nitelikli bir öğretmene olan ihtiyacıni ise umursayan yok. Okulsuz ve öğretmezsiz okul ve ders var, her okul ve öğretmenin karşısına alternatif bir seçenek olarak okul ve öğretmen yoksa cami ve imam var diyerek cami ve imamsız hiçbir yer bırakmıyoruz.

Bu toplum neden bu kadar yozlaştı sorusuna yanıt aranıyor ise bu çelişkileri sorgulayarak neden başlamıyoruz.

Çocuklarını tarikat ve cemaatlere terbiye alsın diye gönderen aydın ve mesleği olanlar olarak bilinen insanların düştükleri tuzakları görünce yaşanan herşey müstehak bize deyip sorgulamaya değer görmeden bu rezil gerçekten uzaklaşmak istiyorsunuz. Her sokağın başında bir tarikat cemaat veya ilim yayma cemiyetini vakıf ve dernek adı altında sözde yasal faaliyetleri görünce işgalin büyüklüğü karşısında şok geçiriyorsunuz.

Siyah peçesi üzerinde koltuğunun altında arapça bir Kur'an koştur koştur buralara gidiyor insanlar. Kendileri dışında herkesi dinsiz diye ötekileştirerek neyin gösterişi bu diyor bir türlü anlam veremiyorsunuz.

Her taşın altından suç olmasına rağmen siyasi ideolojiye dönüşmüş dinci faaliyetler çıkıyor.

Nedense yasa bunlara işlemiyor çelişkisi içinizde endişeyi büyütüyor.

Her caddenin en önemli yerleri yasal tefeci bankalar tarafından işgal edildiğine şahit oluyorsunuz. Bankaya kiraya veren mal sahiplerinin yüksek kira geliri ile Kasım kasım gerildiğini görünce görgüsüzlük içinizi şişiriyor ve çıkmaz bir sokağa girmiş gibi geri çıkıyorsunuz.

Eklemek isteyen varsa yardıma ihtiyacı var bu yozlaşmayı tarif eden yazının.