Yoz Turab Şiiri - Hatice Hantal

Kesildi hayatla bağım, ne cenaze ne de sağım
Almaz ecel gelip ten´de, inleyen garip cânımı
Damla damla eriyorken, aciz bedenimde yağım
Kapanıyor berduş çağım, toprağa gömün anı´mı.

Hüsrana uğradı ya Rab, ziyanda şimdi sabahım
Tarifi bile imkânsız bu melâl, maraz tanımı
Helâllık hak mıdır acep, eflâk´da dönerken ah´ım
Etmeyin gıpta -temaşa, kan revandır sol yanımı.

Hicranım yüreğimde yük, hangi bir derdime yansın,
Doktor, ilâç çare değil, artar dinmez ıstırabım
Kurun semâya merdiven, ruh çıkıp arşa dayansın
Cismim çürütme sin makber, yeşillensin yoz turâbım.

Üstad panosu:

Gönül, esir olmuşsa aşkın en yücesine
Taliptir bir an önce, o vuslat gecesine.
Bu ilâhi vuslatın arzusunu yansıtmış
Şair,her dizesine, hattâ her hecesine... Ünal Beşkese

Ne mutlu ki sana bacım hüzünü şiar etmişsin
Velileri düşündün mü hangisinde bahtiyarlık
Ezelden yola çıkarak ebediyete gitmişsin;
Yaşta değil kemâl elbet doğuşta var ihtiyarlık...İBRAHİM ETEM EKİNCİ.

İlâhi aşk ile kanar, yürek gamlı, gözde yaşlar,
Gönül için için yanar, vurulur sanki başlara taşlar,
Derin sızı çekilir hep, durmaz tekrar tekrar başlar,
Kurtar ah beni Yârabbim, çatılmasın bana kaşlar......Halenur Kor

Neden şekva etmektesin ağlıyorsun ey şair?
Şöyle bir bak, güller açar, bülbül öter, gün doğar,
Hakkın mı var Hakk'a karşı hak istersin vesâir,
İnsan ölür, kefen giyer, kabre girer, nur yağar,
Hakk'a kulluk, eder isek, cennet yolu, müzahir.....Bedri Tahir Adaklı