acı yaşanırken yakmaz, düşünürken yakar...
inadına inat derler yörük'ün inadına
Demir tüy, çelik çomak, taş baş olur inat inadına.
Ölümü de koy heybeye, dönmez nasılsa geriye
Sanki ki-li-tlenir bir yere.
Bir çeşit, tarihin içinden geçip
saçlarından yakalamış kızıl atın, kızıl at mendireğin direği,
döner durur,
döner durur,
ve durur
ama durmaz yörük'ün yüreği.
At şaş-ıl-ar kalır,
bakar kalır,
Yörük; ‘nasılsa’ der ‘bir ileri’.
Yürümekten gelir, hani kaynaması,
Bir çeşit macera aşkına Hüdâ.
Durunca, zamanlanınca hani,
gidecek yere de gidilince
ve de bilinince,
rengi karardı önce…
toprak, buğday, arpa ve güneş
hepbirlikte
yörük memedile'ayşeyi,
yakınca ateşleyin,
tuzlanan ter, kara ten
ve çöken pisken,
yüzeyinde zenginler, ötesinde orta fakirler ve kasenin dibinde onlar sıralanır-ı-ken,
daha çok yakmışlar, diptey-i-ken;
önce toprak, sonra buğday, sonra ata arpa, daha kış değil-i-ken.
Ve
fettan güneş hep sıcakken;
Kararan ten, gülüşleri benzeyen, 'yavrım'ı ağıt mı ağıt,
acısı bal, söz söz, acıya göz, yüreğine acı, acıya bacı ağıt-d-ı-ken
hep beraber-i-ken;
Ne kadınlar erkekler hakkında
ne de erkekler kadınlar hakkında
ileri geri konuşmazlardı daha da.
Aralarında Kötülük eridi de, ondan da
ve inadına;
“göğsüme vura vura çürüttüm sol yanımı hey! ” deyip dövdürdüysek davullarca,
bal gelmezse,
acı..
dile düşer öylece.
Hakan KaradumanKayıt Tarihi : 31.5.2009 00:40:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Hakan Karaduman](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/05/31/yorukce-2.jpg)
ve inadına;
“göğsüme vura vura çürüttüm sol yanımı hey! ” deyip dövdürdüysek davullarca,
bal gelmezse,
acı..
dile düşer öylece.yörük yüreğimce sevgi...
TÜM YORUMLAR (1)