YÖRÜK ÇADIRI
Kara maya güz göçünün önünde,
Zülüfleri tel, tel olmuş yüzünde,
Kamalaklı, karaardıçlı yayla özünde,
Ne heybetli görünürsün kara çadır.
Karakeçi, kara kızın emeği,
Konu komşu cümle obanın yüreği,
Yaylanın, kışlanın ana otağı,
Senden vaz mi? geçilir kara çadır.
Kolunda burkma, elinde kirman,
Obanın tüm dertlerine derman,
Beyim böyle buyurmuş ferman,
Kurarım yaylalara kara çadır.
Üç direkli, beş direkli, yedi direkli,
Bizim aşiretin Koçyiğitleri yürekli,
Kızları top zülüflü, altın bilezikli,
Tan ağarmadan kalkar kızların kara çadır.
Eser sam yelleri sitilleri savrulur,
Serde sevda var, yüreciği kavrulur,
Gün ikindi yayla konalgasına varılır,
Sende yaylamak ne güzel kara çadır.
Kara çadır pas mı tutar ellerde,
Oba kızları göç çeker yollarda,
Kara koyun, kara sevda dillerde,
Bir kuşlu çak dem sür, kara çadır.
Benim sevdiceğim Karakeçili,
Üç gün oldu bu yayladan göçeli,
Garip Kerim yar yoluna düşeli,
Bitmiyor boranın, kışın kara çadır.
Derleyen h.a
Kayıt Tarihi : 26.5.2023 13:02:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!