Yolların tozunu solurken ayaklarım,
Dizlerde yorgunluk biriktirir adım adım.
Gökyüzü ağlamış, yağmur damlaları toprağı ıslatırken,
Yüreğimde yorgunluk büyür, içimi sarar da sarar.
Yorgun düşmüş bedenim, omuzlarım ağırlaşırken,
Zaman geçerken gözlerimde utku ışığı karası vardır.
Düz yolda bile yorgun adımlar atarım,
Yıkıcı yorgunluktan yıllar çalarım.
Yanaklarımdaki hüzün izleri silinmez,
Bulgularım kaybolur, karanlık düşünceler içinde kıvranırım.
Yorgunluk yavaş yavaş beni kuşatır,
Ve geceler boyunca huzurlu bir uykudan mahrum kalırım.
Yorgunlukla savaşmak her zaman zor olsa da,
Hep umudu yeşerten fırtınalara karşı dururum.
Düşersem kalkarım, güçlenirim yine,
Çünkü yorgunluk geçicidir, direncim sonsuzdur benim.
Güneş bir sabah yeniden doğacaktır,
Yorgunlukla olan savaşımı sonlandıracağım buharlaşan bir umutla.
Ve bedenimdeki yorgunluk izleri silinecek,
Yeni bir enerjiyle sarılacağım hayata.
Yorgunluk beni yıldıramaz, dimağım kuvvetlidir,
Gönlüm her zaman umutla doludur.
Hayatın yorgunluğuna karşı dik durmak gerekir,
Çünkü yorgunluk sadece bir mola, asıl zafer ise devam eden hayatın kendisidir.
Kayıt Tarihi : 6.7.2023 10:31:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!