Yığılmıştı kollarıma yorgun geçmiş, Cennet kokuyordu vurgun saçları, Gül gözlerine belli yel değmiş, Zemzem gibi buruktu gözyaşları…
Yığılmıştı kollarıma yorgun geçmiş, Mühürlüydü dudakları bir sır gibi Canından can gitmişti belki ama
Bir serçe telaşındaydı ürkek elleri…
Yığılmıştı kollarıma yorgun geçmiş, Sarmıştı dört yanını derin ızdırap, Yüreğinde taşıdığı kırık bir kalem, Bakışları serin, bitmez bin kitap…
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta