Esmer elleri var sevdalımın
Uzun kirpikleri kaygılı ıslak
Saçları yüzüme değer uykumda
Soluğu derimde ürperir korkak
Esmer elleri var sevdalımın
Yorgun elleri var sevda şaşkını
Gülüşü kınını seven bir bıçak
Yaşamak yanılmak ölmek bıkkını
Yorgunsam bezginsem çaresizsem
Onu düşünürüm üzgün ve kırgın
Türkülerle avunması gibi
Yorgun bir çingene açlığının
Kayıt Tarihi : 14.7.2001 16:37:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Araya hiçbir şey girmemiş gibi
sürüp gider mi yeniden
yarıda kalan söyleşi
birbirine bağlanır mı sözcükler
anımsar mısın ne dediğimi
hışmı geçince karagünlerin
Kemal ÖZER
Bir taraftan sevdiğinin dış görünüşü ile ilgili belli ipuçları verilirken, bir taraftan da sevgilin iç dünyası, ruh âlemi ile ilgili en belirgin özellikleri de dile getirilmiş.
Sevgilinin elleri esmerse, teni de esmer olmalı. Esmer tene uzun siyah kirpikler iyi yakışır. Etkileyici bir unsur olur. Zaten şaire de, onun esmerliğini ve kirpiklerinin uzunluğunu öncelikle dile getirerek, kendini en çok etkileyen yönlerini ifade etmiş oluyorlar.
Ha bu arada, sevgilinin saçları da uzunmuş. Bu da farklı bir yanı. Uzun saçları uykuda bile yüzüne değiyor, sanki her an varlığını hissettiriyormuş.
Bazen soluklar ürpertiyle değer, yanındaki tene.
Hep uyku değil hayat, sevene ve anlayabilene!..
Emek olmadan yemek olmuyor. Kafa düşünecek, eller çalışacak. Ya bedenen, ya aklen veya her ikisiyle birden emek verilecek.
Terlemeden yemek olur mu?
Çalışmadan hak etmek olur mu?
Sevgiyi bile kazanmak için hak etmek gerekmiyor mu?
Aşkı şaşkınca…
Gülüşü bıçaksı…
“Ürkek, gamzeli sevgilim” der gibi şaire.
Sanki canından bıkmış bir sevgili tasviri var son dizelerde.
Hep yanılgılar mı yaşamış ki yanılma bıkkını olmuş?
Yaşamanın hazzını, tadını yakalayamamışlar mı ki, yaşama bıkkını olmuşlar?
Her an ölümü yanıbaşında mı hissetmişiler ki ölüm bıkkını olmuşlar?
İnsana sorarlar… Hani nerede hayat veren, hayatı ve yaşamayı sevdiren, ölümü asla akla getirtmeyene hayat arkadaşı?
Evlilik böyle bir uyumu yakalamak değil mi?
İşin bir başka yanı, bazen kendimizi, işimize o kadar çok adarız ki, evli olduğumuzu, bir eşimiz, çoluğumuz çocuğumuz, eşimiz dostumuz olduğunu bile unuturuz. Sanırım her iki taraf da kendilerini işlerine biraz fazlaca adamışlar. Yorgunluğun, bıkkınlığın sebebi bu olmalı.
Kısaca, bırakın güzel enerjiyle, sinerjiyle yaklaşmayı, kendi ruhumuzu aydınlatacak zerre enerji kırıntısı kalmayıncaya kadar harcanırsa…
Yorgun bir Çingene açlığında…
Medet ey türküler!..
*
Anlatımı, konusu ve işlenişiyle farklı bir şiir.
Yükte hafif, anlamca etkili ve düşündürücü…
Bize kutlamak düşüyor, günün şiirini ve şairesini…
Sevgi ve saygı ile…
Hikmet Çiftçi
10 Temmuz 2013
“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”
TÜM YORUMLAR (9)