Sirkeci garı
sıcak bir Temmuz akşamı
vedalar hep ağlamaklı.
siren sesleri duygu sarhoşu
kanatırcasına dokunaklı
yorgun ayaklarım/
koşar adım.
hoşça kal ıslak yüreğim
bir veda yağmuru yağıyor
saatler ayrılığı vurmakta
yelkovan akrebi kovalıyor
-gidiyorum
bir tren çığlığına kapılıp
gidiyorum sevdiğim
İstanbul denilen bu şehri
bağrından bıçaklayarak
masmavi akan kanını
sarhoş kaldırımlara yayarak
Eylül ikindisi yağmuruyla
seni sende bırakarak
içimde;
kan kusan duygularla
yarı uykulu, yorgun
yalpalayarak
-gidiyorum
yağmur yemiş gocuğuma sarılıp.
gidiyorum sevdiğim
uçurtması yırtılmış
bir çocuk yüreğiyle
içten içe ağlayarak
sonbahar yağmuru hüznüyle
sicim, sicim damlayarak
Fırat suyu gibi
derinden çağlayarak
-gidiyorum
dostlardan çok, İstanbul’a darılıp
isteksizim lâkin ayaklarım
şu kırılası
kahrolası ayaklarım
yalnızlığa doğru /
koşar adım ayaklarım!
laftan anlamıyorlar sevdiğim
acımasız, kitapsız bunlar
niyetleri kötü
beni sensizliğe
ölüme götürüyorlar.
Kayıt Tarihi : 20.6.2006 14:55:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!