Ya İlahi..
Surûr-i Sinem’de aşkın hala yok bir imamesi!
gözden olmak,sözden olmaktır..
kar tanelerinden gizlendim.
Gönlüme sığmayan bu hasret ateşini kim yaktı..
Sükûtum gözyaşına mecbur,söz söyleyemeyeli..
Gül-i Hamram ki Enis-i Ruhum şems vaktinde
Beklenen hep geç geliyor düş kırgınlıklarıyla
Sat Sök at kafandan acabaları,gitsin!
Bu dünyada benim dediğiniz neyiniz varsa;
İki eşya arasında bir hiçlik
zor anlarda sırtımızı dayadıklarımız oluyor.
Aşka Saklansam, öyle ise susacağım...
gizlediği armağanı kalbimize buyur etse.
Şafak vaktinde beni bir tek Yâr bulsa..
incecik bir merhamet ateşiyle...
Bazen bir kelebeğin ömrü kadardır hayat
zevkli ama inanması bir o kadar zor.”
Ne kırmaya gelir ne de kırıılmaya..
ama şuna eminim ki,
sana koşuyorum; günü şikayet niyetim
Mutlaka sobeliyor hayat!
Sensizliğe doğru adım adım..
Ne gönül bilmekte yandığını
Seyyah rakkase gibiyim şems vaktinde
Nedir bu benim yalnızlığım?
bir ‘dur’beni işaretliyor tesbih tanelerine
Umut pınarından su serp sineme
Ne de gönülde ki yanıldığını..
Nasılsa kan(a) mayacak en insansı yanım...
en korkuncu bu işte!
Ve iniltiler, çığlıklar
Koşup geliyorum kendi içime!
Bugün bayram mı yoksa
bir dakika ‘sevmek’molası!
Öyle yanayım ki..
Biraz cesaret lütfen! ...
boşver bırakalım bu şiir de böyle dağınık kalsın.
Dönüp arkama bakamam.
Selam gözümün görmediği,
Aşk; bedel ödemektir Ey Sevgili!
Aklımda, bir çuval düş ayakların kesilir yerden.
Sen kuyulara düşerken, yükseliyordu aşk.
Şimdi o eşsiz nidaya sürgün gözlerim....
Mirim,kırılıyor kalemim,
kalem tutan yerlerimden leyl vaktine
Ve öyle birini seveceksin ki
Cesaretimiz yoksa umut etmeye hakkımız yoktur...
Benden bir şey sorulamaz gibiyim
Günün birinde tekrar rastladım.
Ben bir garip insanım.
Hiç kimse tanımıyordu kimdiler
Hangi kapıdan girsek aşk karşımızda
şöyle bir sıvazlayıp ağrıyan yanlarını
Yağar ki sokaklarda bir uzun yağmur
Sorsanız size söylerim ey ipini kendi gerenler aşkı
Dilsiz bir insan kadar konuşuyor
Ama ben ama sen ya da o ne farkeder...
Yâr diye sürüldü bu hüznün faslı
Yanlızlık sonu olmayan bir yoldan defalarca geçmek gibidir.
Garip, yıllara yenik düşmüş sanki hayat.
Yorulursun.
Herşey kısmetmiş.
Başka şey demiyor meczup
Herşey nasipmiş
Hala orta yolcu düşlerimiz varken,
onu görünce elin ayağın birbirine dolanıyorsa;
Bu yükle yol yürünmez,aşıksın işte.
ve belki de hiç yazamadığımsın
revân-ı dem bu dem
Nafile! düzen böyle belli...
Duyuyorum ve...
Bu,ne mükemmel birşey biliyor musun?
okadar tuhaf ki, yaşanılası bir şey an’da
çekiliyorum içime tamamen Sıkı sıkı..
Umuda öylesine ihtiyacımız var ki
Ama içten,yüreğimizle..
kendimi kaybediyorum,görüyorum..
Kendimden b/aşk/a hiç bir yerde bulamıyorum seni...
Nefsi müdafa deyip aşık olacağım yoksa sana ey aşk
uyusam ve uyansam,geçer mi acaba herşey..?
Biraz ürkeceksin, biri seni bulacak.
Neden hayal ettiklerini, düşündüklerini bu kadar küçümsüyorsun?
sevmeyi tam da o an keşfettik.
Böylemi olurdu?
Seviyorsan tadını çıkarmalısın….
Garip Çoban’ın heybesinden çıkan harfler bunlar
Ben,böyle seviyorum işte seni..
Kalbimin üstünde yerin var sevgili..
Bende oluyor böyle..
İşte o zaman aşk doğacaktı Ya hep ya hiç
sende sev beni, hoş kalalım, ömrün gibi. y.ed
Kayıt Tarihi : 14.11.2011 01:31:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Şems-i Mevlana Divan-ı Temiz kalpli insanlar hiç bir zaman Rahat bir Hayat yasayamazlar, Çünkü kendilerini baskalarının mutluluğu için feda ederler. ..(HUXLEY) ..
![Engin Demirci](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/11/14/yolun-ortasinda-ya-hep-ya-hic-engin-demirci-garip-coban-www-beyazrenkler-com.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!