Ben mi, yoksa gölgem mi yola tutkun?
Acaba hangimiz sahici yolcu?
Yolun umurunda mı, o hep suskun
Adımlarım, bağrını deşen sancı
Yürüyorum: Bir elimde Gök Bayrak,
Diğer elimde ıslanmış sigara
Çınlayan gök gürültüsü ve sağnak,
Tanıdığım en gereksiz yaygara
Yolum benim irademin sahibi
Kafam ise seyyar gezen dükkânım
Tıpkı büyük dedem Attila gibi,
Bastığım her yer, benim toprağım!
Ayakkabıma yapışan sakızdan,
Nemli saçlarıma kadar her yanım,
Benim yoldaşım, ben ise onlardan,
Uzak kalmış, bu kimsesiz yoldanım.
Yılanlar gibi kıvrılırken bu yolum,
Peşinde bir gelinciğim: Yorgunum.
Artık umurumda değil ne ölüm,
Ne de bu son olmayacak bozgunum
Yüküm ağır, hayallerim sırtımda
Benim bu yolun çilekeş hamalı!
Yırtıklarla parçalanan bahtımda,
Sadece şu ümitlerim yamalı
Rüzgârın havada çaldığı ıslık,
Marşları eşliğinde yürüyorum
Yolun her yanı olsa da karanlık
İleride ışık var, görüyorum.
Kayıt Tarihi : 30.11.2012 21:28:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!