XXXVII
kendi ağımızda nefes nefeseyken patlıyor acizliğimiz
ve tüketen aşığın kendi kendisine duyduğu nefret
bir uçurum kılığındaki kaderimiz doğrulur
hazırdır yok etmenin limanından daha fazlasına
isteksizce çözer heykel gövdesi kendini gecenin demir kavrayışından
karanlıkla zorlanmış inanmadan ışığı hatırlamaya
dilsiz anlara yayar kendini alçakgönüllülüğün pusu
ve yolculuğa hazır olanların çoğu beklemeli daha açık bir görüş alanını
inkârcı yanılsamaların bombus arısına sıkıca yapışır
gerçekliğin içine çözülmüş ölümsüzlüğün tozu
delik deşik doruk bağrına basar bir gölgenin flütlerini
burada kanayan uzayda kayar yağmurun fısıltısı
ki doğum bekler bizi şimdi gören taşların geçidi yanında
ki suyun dışında duruyor biri tanrıyla omuz omuza
(1942, “mannen utan väg”)
Erik Lindegren (1910-1968, İsveç)
Çeviren: İsmail Haydar Aksoy
Kayıt Tarihi : 8.11.2009 19:57:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
ur “mannen utan väg” XXXVII flämtande i vårt eget nät exploderar vår vanmakt och den förtärande älskarens hat till sig själv förklätt till en avgrund höjer sig vårt öde berett till något mer än förintelsens hamn motvilligt lösgör sig torson ur nattens järngrepp av mörkret tvingad att utan tro erinra sig ljuset över de stumma ögonen utbreder sig ödmjukhetens dis och de många resfärdiga måste vänta på klarare sikt upplöst till sanning klibbar sig odödlighetens stoft fast vid de förnekande illusionernas humlekropp det genomborrade zenit famnar en skuggas flöjter här i den blödande rymden glider regnets viskning att födelsen väntar oss nu vid de seende stenarnas vad att ute i vattnet står någon skuldra vid skuldra med gud
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!