Biliyor musun?
Saçlarım hala omuzlarımda; senin istediğin gibi ama kestirmeye karar verdim bu gün. Bir tel uzun, bir tel kısa… Karman çorman olsun, kesilen saçları da yakayım ki, unutulsun o günler.
Gülmeyeceğim artık bunu da bil. Son görüşmemizdeki gülümsememle kapansın perde, öyle hatırla beni, ağlarken hatırlama.
Ah! Bir imkân olsa, şu yüreğimi çıkarabilsem yerinden… Formatlansa hafızası dolmuş bilgisayar gibi. Senden önceki acılar, senin yaşattığın acılar ve onun delice çarpmasına neden olan güzel hatıraları atabilsem içinden. Sıfırlansa acı, sıfırlansa hüzün, varsın mutluluk umut da kalmasın, razıyım buna bile. Ha bir de, sevme duygum geri dönüşü olmayan bir şekilde silinse. Sevemesem kimseyi ölesiye…
Yıllar bir gözyaşı olup da kaymış
Nurlu ihtiyarın yanaklarında.
Yapraktan saçını yerlere yaymış,
Sonbahar ağlıyor ayaklarında.
Süzüyor ufukta bir kızıl yeri,
İçi karanlıkla dolu gözleri;
Devamını Oku
Nurlu ihtiyarın yanaklarında.
Yapraktan saçını yerlere yaymış,
Sonbahar ağlıyor ayaklarında.
Süzüyor ufukta bir kızıl yeri,
İçi karanlıkla dolu gözleri;