Zamana yenik düşmüş, insanlığın ince noktası
Ruh ete bürünmüş, varsa yoksa Dünya hayatı
Neden ayıramaz olduk, ebedi hayatla faniyatı
Gideceğiz işte kefene doldurduk pişmanlıkları
Rıhtımda bekler hüzünle, son geminin yolcuları
Gözler arkada kalır, dillerde keşkelerin ahları
Veda mendili sallanır, güvertede göz yaşları
Bu yolculuk hiç bitmez, adımlar izler adımları
Kayıt Tarihi : 17.3.2013 00:41:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
beğeniyle okudum
Bu keşkeler sanırım iki türlü…
Birincisi; gelmişiz, gideceğiz. Arkamıza baktığımızda “keşke” şunu da “yapsaydım” veya “yapmasaydım” dedirtecek dünyevi istekler, arzular.
Öyle ya mademki geldik, mademki kısa veya uzun bir ömür verilmiş, o halde neden içimizde ukde kasın ki bazı arzular, istekler; duygular ve düşünceler…
Bir daha böylesi bir yere geliş olacak mı?
İkincisi; faniliği tatmak için dönüşü olmayan yola girildiğinde, o an kendini hissettirdiğinde “keşke” daha çok maneviyat, daha çok ibadet, daha çok itaat demek durumunda kalmasak.
Bu da sonsuza gidişin “keşke”li yanı olabilir.
Onun için dememişler mi; “bugün ölecekmiş gibi ahrete, yarın ölecekmiş gibi dünyaya çalış…”
İnsan, her iki dünyalığını da yaşadığı zamanda ikmal etmeli.
Sevgi ve saygı rüzgârları esenliğiniz olsun Yıldırım Bey.
Tebrik ve takdirlerimle…
Sağlıcakla…
“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”
TÜM YORUMLAR (34)