Güneş kokan bir sevdaymış sarılıp yattığım,
Boylu boyunca uzanmıştık gecenin karanlığına bir zaman.
Vakit ayrılıkla tanıştırmak için nasıl da hevesli.
Gökyüzü kasırgalarına haber salmış;
Benim hüzünlerim yanıbaşımda.
Güneş kokan bir sevdaymış doyamadığım...
Yeşile bürünmüş yeryüzü.
Umutlarım demet demet sevgiler gibi.
Tutulabilse, dile gelse...
Hüküm gönlümün olsa.
Bir kuş konsa sağ elime, okşasam usulca.
Öpsem onu ürkmeden, ürkütmeden.
Mavi göğe kanat açsa,
O en uzaktaki en yakınlara götürse sıcaklığımı.
Sevebilsem umarsızca,
Ah bir de sırtımı dönebilsem yargılara...
Kahverengi gözler...
Aralarından süzülüp geçilen dağlar kadar kahverengi.
Zor yolun sert kıvrımları
zarif yüzünün hatlarına yansımış olmalı.
Evet, mutlaka böyle olmalı.
Yorulmaksızın kanat çırpan büyük kuşu okşayan
Rüzgar da ben olmalıyım.
Bir büyük orman.
Yaşıyor, yaşamalı.
Toprağını okşayan dalgalar
Dokunmasa da yaşlı ağaçlarına...
Ne farkeder ki!
Kapat gözlerini, dinle sesini.
Yapraklarını savuran rüzgara üfle nefesini.
Rengini değiştiren yaprağını ver toprağa,
Ulaşır belki kıyıya, ulaşamadığın dalgalara.
Kan kırmızıymış yattığım gece.
Uykularım bulanık, rüyalarım kayıp.
Yıldızlarım da gitmişler bilinmeyen yerlere.
Örtmüş olamaz gecenin karanlığı
Ne kadar karamsar da olsa.
Bir parıltı belirirdi elbet semada,
En azından ben baktığımda, olsaydın hayatta.
Üzerime ağıt ağıt dökülmekte gece.
Tutup atamıyorum.
Uykularımı da kaçıran bu ağıtlar mı?
Rüyalarımı gizleyen benden,
Gözlerimi kan kırmızıya mahkum eden...
Kan kırmızıymış yattığım gece.
Uyanmama izin yok.
Ve buyruk geldi; en soğuklarda en sıcak bulunmalıymış.
En yakınlarda öpülen en uzaklar kadar sıcak mıdır nefesi...
Söyleyemeyeceğim şiirleri şarkı yapmışlar.
Tüm renklerimi birbirine karıştırmışlar, çözülemiyorum.
Yağmur uğramasın diye kesildi ağaçlar.
Sal olup, vurulduğu dalgalara kavuşsun diye değil.
Hiçbir şey göründüğü gibi değil.
Varolmak yok bana artık.
Yağmur yok artık.
Buyruk geldi gökkuşağım, söyle, tüm renklerin sussun.
Direndiler.
Doğru bildiklerinden vazgeçmemek içindi bu savaş.
Üzerine titrediklerini kaybetmemek içindi.
Tüm zamanlar dize geldi,
Kesilen başlar toprağı deldi,
Yeşil maviye söz verdi.
Fayda vermedi çabalar.
Çekmecedeki fotoğraflar sararmış;
Resimdeki göz akıtabilmiş mi yaşını?
Akıtabilse silen bir teselli eli olacak mı...
Dokunulmayı unutmuş sararmış fotoğraflar.
Gözyaşı manasını yitirmiş.
Anılar isyan isyan çekmecelerde.
Direttiler, solmuşluğu kabul etmediler.
Nafile...
Kayıt Tarihi : 6.10.2005 14:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Saygılarımla Serkan ÖZTÜRK
Öpsem onu ürkmeden, ürkütmeden.
Mavi göğe kanat açsa,
O en uzaktaki en yakınlara götürse sıcaklığımı.
Sevebilsem umarsızca,
Ah bir de sırtımı dönebilsem yargılara...
Sevgide sınırsızlık, ah bir olabilse hayatımızda. Keşke...
TÜM YORUMLAR (2)