YOLCULUK
Deryada bir damlayım halim deryaya susuz
Suyu suyla yıkayıp düştük güne uykusuz
Bir kum tanesi gibi çölden gurbete düştük
Sam yelinin koynunda ayrılığa kavuştuk
Bir sürgünde tüketip giyindik kara bahtı
İçimdeki köleye bıraktım tacı tahtı
Ruhumu tuzlayıp da bir çarmıha germişim
Açıl gaflet perdesi eyvah geç uyanmışım
Ram olmak istiyorum bu derdin çilesine
Serip şöyle postumu sessizliğin sesine
Kül olmak için yanıp bir ateş kıyısında
Hancıya koşuyorum bırakıp dünü dünde
Daha dün sürülmüştü tohum işin bu tarla
Bir çiçek seli ile geçti gitti baharla
Yeşermekse muradı toprak toprağa düşer
Bilmezsin ki ölüler ölmemek için yaşar
HALİL BOZDOĞANOĞLU
Kayıt Tarihi : 13.3.2020 06:15:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Halil Bozdoğanoğlu](https://www.antoloji.com/i/siir/2020/03/13/yolculuk-501.jpg)
Hayırlı çalışmalar.
TÜM YORUMLAR (1)