Yolculuk
İnsanın en uzun yolculuğu yüreğine yaptığı yolculuktur.(alıntı)
Mesafeler aşıldıkça yolculuklar daha keyifli olur
Eski Datça dayım, ilk defa geliyorum. İlk durağımız bir çay ocağı, bir nefeslik mola için konaklarken Can Yücel’in can kattığı can ciğer insanların mekanına girmişiz. Taştan masalar güler yüzlü insanlar, duvarları usta şairin resimleri ve gazete kupürleri ile dolu, yarım kalan şarabı bardağı ile sergilenmiş Can yücel sokağı küçük şirin kafeler ve el sanatları atölyeleri ile taşa anlam ve zarafet katmışlar. Az ilerde ara sırada olsa geldiği ve kaldığı ev müze haline getirilmiş. Ne yazık ki yılda bir kez o da 12 ağustosta ölüm yıl dönümünde gezilebiliyor ve şiir dinletisi ile anılıyor.
Hayata ya erken geliriz yada geç kalırız, bu kez de öyle oldu. Hayatı boş verdim ama eski Datça ya birkaç gün geç gelmek isterdim, kendimi bulduğum anları yakaladığımı hissettim ama yine her zaman ki gibi avucumun içinden göz göre göre kayıp gitti. Tıpkı fark etmeden tükettiklerimiz gibi..!
Eski Datça’ya yerleşmek hayatımın geri kalanını buralarda sürdürmek istedim. Taştan bir meyhanede sabahlamak, kimselerin olmadığı kıyılarda yürümek, kır kahvelerinde dostça sohbetlere katılmak. Şair hep yalnızdır, ne kadar seveni olsa da asi çaylar gibi aksa da yazmaya başladığında yanında kimsesi yoktur. O yazarken değil yokluğun da bıraktıkları ile çoğalır.
Eski Datça Can Yüceli çok sevmiş benimsemiş bağrına basmış. Yolculuk batıya doğru olunca Güneşin batışı da bakış açısı da farklı oluyor..!
Can yücel in dediği gibi en uzak mesafe iki kafa arasındaki mesafedir, birbirini anlamayan
09/08/2009
Tayfun Bulut
Kayıt Tarihi : 30.8.2009 11:03:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
yolunuz eski datçaya düşerse ce can yüceli seviyorsanız ugramanızı tavsiye ederim..hem gezi ve dinlence hem kültür eski taş yapılarla tarih sizi karşılamakta..

TÜM YORUMLAR (2)