(Abbas Güven’e)
Bindiğimiz araç meçhule doğru yol alırken
inme vaktinin yaklaştığını anlatıyordu
yaşlı gözlerin
Vakit geldiğinde inmeye razı olmak
gerektiğini de senden dinlemiştik
Evet! Kocaman bir ömürdü bize göre
80 yılı aşkın bir zaman
Meğer geriye döndüğünde görebildiklerin
ve hatırladıklarından başka bir şey yokmuş
bu meşakkatli yolculukta
Bir tutam mutluluk kalmış mı bohçanda bilmiyorum
ama hüzünleri saklamaya çalışman yersiz
Yolculuğunun sonlarında
hep itilen bu titrek ellerin
yüzlerce eli kavramıştı bir zamanlar;
hevesle, arzuyla, aşkla…
Badireli yolculuğunu konuşmayalım,
Söze başlamadan yanaklarına su akıyor
Acılarını biriktirdiğin şiirlerini
sesli okuyamıyoruz
“Sabah idi uyandım, gamlıydım, kederliydim”
Mısralarınla birlikte, bir köşeye çekiliyor
ağlıyorsun.
Hava sisli, nereye geldiğimizi,
kaçıncı durakta olduğumuzu kestiremiyorum
Kimin ne zaman ineceği belirsiz
Üzülmek yakışmaz
Sana mutluluk bohçasını uzatacak
dost yolcular çok bu araçta
İzin ver de yanına otursunlar
Belki sana bu mısraları okurlar
ama ağlamak yok…
Kayıt Tarihi : 1.10.2006 11:43:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu mısraları duyunca duygulanmamak mümkün değil Abbas Amca için....
Tebrikler...
Sevgiyle kalın...
Aslında bizlerde meçhule giden araçlarda yol alan yolcularız. Ama bunu çoğu zaman unutuyyoruz. Şiiri çok iyi buldum.
ama hüzünleri saklamaya çalışman yersiz
Hüzün herkesin bohçasında vardır aslında. Güzel bir şiir.
TÜM YORUMLAR (6)