Yolcu Şiiri - Neşet Ertaş

Neşet Ertaş
134

ŞİİR


350

TAKİPÇİ

Yolcu

Bir anadan dünyaya gelen yolcu
Görünce dünyayı gönül verdin mi?
Kimi büyük kimi böcek kimi kul
Merak edip hiçbirini sordun mu?

İnsan ölür ama ruhu ölmez
Bunca mahlukat var hiçbiri gülmez
Cehennem azabı zordur çekilmez
Azap çeken hayvanları gördün mü?

İnsandan doğanlar insan olurlar
Hayvandan doğanlar hayvan olurlar
Hepisi de bu dünyaya gelirler
Ana haktır sen bu sırra erdin mi?

Vade tekmil olup ömür dolmadan
Emanetçi emanetin almadan
Ömrünün bağının gülü solmadan
Varıp bir canana ikrar verdin mi?

Garip bülbül gibi feryad ederiz
Cehalet elinde küsm-ü kederiz
Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz
Dünya senin vatanın mı yurdun mu?

Neşet Ertaş
Kayıt Tarihi : 7.12.2001 14:37:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Süleyman
    Süleyman

    Bence bu şiir Neşet Ertaş'ın en iyi şiiri

    Cevap Yaz
  • Kazım Can
    Kazım Can

    Bu şiiri kavramak için İslam öğretisine ve tasavvufa biraz vakıf olmak gerekir. Tasavvufi şiirler zahiri ve batini (içsel ve sembolik) anlamlar içerebilir. Aşağıda şiirden çıkarılabilecek bazı manaları dile getirmeye çalıştım.

    Bir anadan dünyaya gelen yolcu

    Her canlı bir anadan dünyaya gelir. Ve yolculuk başlar.
    Dünyaya geldiğin zamanı ve o vakit ne kadar aciz bir varlık olduğunu düşün.

    Görünce dünyayı gönül verdin mi?

    Bu dünyanın büyüsü ve süsü gözünü mü boyadı?
    Gönlünü bu dünyaya mı kaptırdın?

    Kimi büyük kimi böcek kimi kul

    Mana 1:
    Bir yanda büyük küçük hayvanlar ve doğadaki mahlukat bir yanda kullar yani insanlar. Tüm canlılar doğar ve yolculuk başlar.

    Mana 2:
    Bir yanda sözde büyük insanlar ve küçükler. Bir yanda ise Canan’a (Allah-u Tealaya ) kul olmanın bilincine erişmiş, O’nu her şeyden çok seven insanlar.
    Yani yolculuğun hikmetine erenler.

    Merak edip hiçbirini sordun mu?

    Bunca canlı, bunca can, bunca insan niye var, niye yaratılmış? Nereye bu gidiş, hiç sordun mu? Hiç düşündün mü? Bunların sahibi kim, hiç araştırdın mı?

    Amaç hakikat arayışı. Hayatın anlamını aramak. Hakikat aşkı.
    **
    Ozan cevabını verir: Ben sana biraz deyivereyim.

    İnsan ölür ama ruhu ölmez

    Bu dünya yolculuğu ölüm ile bitmez. Dünyadan sonra başka bir alem var ey yolcu.
    Öteki dünya. Ahiret. Sonsuz bir hayat..

    Bunca mahlukat var, hiçbiri gülmez

    1.Mana
    Şu dünyada ve doğada bunca yaratılmış canlı var ancak insan dışında gülen ve ağlayan var mı?

    2. Mana
    Akıllı akılsız nice canlı var bu alemde hiçbiri gülmez, gülemez sadece Canana kul olan güzel insanlar gerçekten güler. Gülecek ve sevinecek olanlar onlardır.

    Cehennem azabı zordur çekilmez

    Yolculuğun sırrına varamayan ve gönlünü dünyaya kaptıranlar için çetin bir azap var bilesin.

    Azap çeken hayvanları gördün mü?

    1.Mana
    Öte dünyada sen hiç azap çeken hayvan gördün mü? Göremezsin çünkü azabı kulluğun bilincine varmamış insanlar çeker.

    2.Mana
    Bu dünyada hayvanlara ve diğer canlılara azap eden eziyet eden zalimleri gördün mü?

    İnsandan doğanlar insan olurlar
    Hayvandan doğanlar hayvan olurlar
    Hepisi de bu dünyaya gelirler

    İnsandan insan doğar, hayvandan hayvan doğar, gülden gül, çınardan çınar doğar. Hepsi bu dünyaya gelir. Hepsi bir anadan bir tohumdan bir candan çıkar. Bu dünyadan nasibini alır.

    Ana haktır sen bu sırra erdin mi?

    Ana, anne nedir sen bilir misin? Bunun sırrını ve hikmetini hiç düşündün mü?
    Ananın hakikatini iyi kavra. Ananın hakkını iyi ver. Ana yolculuğun başıdır. Yolculuğun kaynağıdır.

    Bir başlangıcın var ise bir sonunda vardır. Bu dünyayı sonsuz değil aldanma.

    Her bebek bir anadan doğar ama sonra yolunu kendi seçer.

    Yolculuklar çeşit çeşittir. Kimi dünyanın süsüne kapılır sapar gider.
    Kimi gönlünü ve ömrünü Mevlasına verir güler gider.

    Vade tekmil olup ömür dolmadan

    Ey dünya yolcusu ne yaparsan yap süren bitecek.

    Emanetçi emanetin almadan
    Ömrünün bağının gülü solmadan
    Varıp bir canana ikrar verdin mi?

    Can ve akıl emanetini veren Allah emaneti geri almadan, ömrünün güzellikleri, gücün kuvvetin ve en önemlisi zamanın bitmeden Rabbine var. O’na imanını sun, kulluğunu sun. O’nu an.

    Garip bülbül gibi feryad ederiz
    Cehalet elinde küskün kederiz

    Garip, Neşet Ertaş’ın mahlasıdır.
    Diyor ki Ozan: Ben ve benim gibi aşıklar bir bülbül gibi feryad ederiz haykırırız. Ki insanlar gerçeği görebilsin.

    Ne yazık ki cahillerin ve cehaletin karşısında kırılırız ve üzülürüz. Cahiller üzer bizi.

    Cahil kim? Cahil okumamış bilgisiz kişi mi? Hayır?
    Cahil nefsini dünyaya kaptırmış, dar kafalı, benliğine ve egosuna köle olmuş insandır.

    Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz
    Dünya senin vatanın mı yurdun mu?

    Börtüsü böceği, hayvanı insanı, büyüğü küçüğü, iyisi kötüsü her canlı doğar ve ölür.
    Tüm insanlar bir yolcudur, gelir ve gider. Kimse bu diyarda kalamaz. Dolayısıyla bu dünya yurdunu kalıcı vatan gibi bellemek akıl işi değildir.

    Akıllı insan sonsuz yurdu yani ahireti gözetir, onu hedefler. Bunun yolu Canan’a yani Mevla’ya varmaktan geçer.

    Cevap Yaz
  • Ümit Özkan
    Ümit Özkan

    Rahmetli Üniversite bitirmemişti. Cahil bir adamdı sözde. Ama insanlık aleminin ordinaryüsü olarak yaşadı ve öldü; Allah rahmet eylesin. Anlamlı bir şiir; anlayana. Anlamayana; sadece bir şiir, sıradan...

    Cevap Yaz
  • Hasan Büyükkara
    Hasan Büyükkara

    Yüreğinin içindeki muhabbetin tadı var Şairin şiirinde
    Bu insanlar , bizim insanımızın duygu sembolleri
    Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun inşAllah
    Taksiratımızı affetsin cümlemizin

    Cevap Yaz
  • Derviş Akçay
    Derviş Akçay

    Neşet Ertaş, rahmetli bir hak ozanı ve bir abdal hassasiyetiyle verdiği eserlerde kainatı ve dünyayı bir bütün olarak ele almıştır. yaratılan bütün canlılar, onun gözünde mükerremdir.
    Varlığın kaynağının Hak olduğunu sık sık vurgulayan ozan birinci dörtlükte;

    Bütün canlıların bir anadan ( kökten) geldiğini(topraktan yaratıldığını), dolayısıyla bütün varlığın kardeş olduğunu ve ister bitki ister hayvan ister insan olsun ( burada kul tabiri insan için kullanılmıştır. Çünkü kulluk iradidir) hepsinin yaratılışta aynı kanunlara tabi olduğunu belirtmiştir.

    İkinci dörtlükte;

    İnsanın bedenden ve ruhtan müteşekkil olduğunu, gülmenin insanları diğer canlılardan ayıran vasıf olduğunu vurguladıktan sonra azap çekecek olanların hayvanlar değil insanlar olacağını vurgulamıştır.

    Üçüncü dörtlükte;

    Genellemeden insan özeline geçmiştir. Ana'nın önemine vurgu yaparak, ananın kıymetini bilmeyen insanların hayvandan daha aşağı düşeceğini ve yukarıdaki dörtlükte azap çeken hayvanların bunlar olduğunu gözler önüne sermiştir.

    Dördüncü dörtlükte;
    Kısaca, ölüm gelip ensene çökmeden canana, sevgiliye( Allah'a) kulluğu kabul edip boyun eğdiğini itiraf etki hayvanlık mertebesinden insanlık mertebesine çıkabilesin.

    Beşinci dörtlükte;

    Dünyanın geçici olduğunun, insanın buradan bir yolcu gibi geçip gittiğinin bilinmemesini cehalette arıyor. Asıl vatanın ahiret yurdu olduğunu söyleyerek bitiriyor.



    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (13)

Neşet Ertaş