Şiir tadında bir hayattı düşlediğim.
Hayra yormadı hayat düşlerimi…
Çocukluğumun saf ve masum anıları ayakta ve de hayatta tuttu beni.. Düşlerimin güzelliği umuduyla avunurken karabasan yalnızlıklar yaşadım tenha köşesinde yüreğimin..
Ama umudumu yitirmedim hiç değişmeyen hazan mevsiminde ömrüm duraklamışken..
Her gelen yolcu otobüsüne el kaldırdım sona varmak için. Çıktığım bütün yolculuklar beni korkuttu ve başa döndüm… baştan sona gitmek istiyorum artık..
Çok gezen mi çok okuyan mı münazarası gibi geçti hayatım.. Gezdim de okudum da ama münazarayı kazanan hep düş kırıklıkları oldu…
Biriktirdim bütün gördüklerimi. Yüreğime işlediğim her acıyı,kederi derdi aldım. Haksızlık etmeyeyim aldım yanıma bazen mutlulukları ama eksik olan yüzümdeki gülümsemeydi…
Bakışlarım ela bir grilikle kirlenmiş, gülümsemeler yüzümde eskiciden emanet gibi durdu..
Hep eksiktim, bir yanım aradı durdu bilmiyordum belki de biliyordum bütün arayışlarım bir kaçıştı bulmaktan ümit kestiğim ruhumun karanlıklarını aydınlatacak bakışlardan…
Ve ben sergimi açtım bir mavi düş sonsuzluğunda “yüreğimin yetim manzaraları” diye. Ağıtlar eşliğinde, hüzün mevsiminde düşen bir kuru yaprak misali son otobüsü bekledim baştan sona gitmek için…
Vaktim vardı ama beklemekten sıkıldım artık sona gitmeliydim… gitmediğim yer kalmadı…
Ve geldi beklediğim sona yolculuk…
Yolcuyum azığım ilk sevmelerim, tadını anlamadığım eksik sevmeler, tamlanmayan cümleler misali.. çocukluğumun el değmeyen masum düşleri, ve sevda adına biriktirilmiş sözler..
Ağırlık yapıyor atasım geliyor ama kıyamıyorum,
Ve sona geldim nede çabuk ve ansız oldu aramalımıydım eksik kalan yanımı…
Ve oda ne sona geldim ama sana gelmişim…
Ömrümün diğer yarısı, derin yaralarımın merhemi,kaybolan çocukluk düşüm, düşlerimin hayra yorulanı ve çıkanı…
Ömrümün hazan mevsimlerine gülüşleriyle son veren beşinci mevsimim.
İçimdeki karanlıkları bakışlarıyla aydınlatan…
Yüreğimin zemherisine buz tutmuş sevdama dudaklarından hayat verip canıma can katan canan..
Seni hangi kelimelerle anlatsam ki,ne desem eksik kalıyor, dur bakalım şu kelime diyorum ama her seferinde yakışmıyor yerine koyuyorum bir daha hiçbiri seni anlamama yetmiyor adını koymaya yetmiyor…
İçim şen çocukluğumda çalınan topumu bulmuş gibiyim.. Ya da bir bayram sabahına uyanmış gibiyim.. Telaşlıyım mazur gör bir düğüne hazırlanan gelin edasındayım ne yapsam ne taksam yakışmıyor.
Ellerimi ellerine verince korkuyorum ya eline yakışan el elim değilse … Garip bakıyorsun beklediğin ben değilmişim gibi oysa aradığım sendin bütün yolculuklarım sanaydı..
Baka kalıyorum sana. Yüzüne çöken hüznün sebebi ben değilim demi…
Suskunluğun sonum oluyor erken mi geldim bilmiyorum ama geldim…
Ellerim koynumda yüreğim ağzımda geldim kıyına vurdum kapında duruyorum…
Yürek kapına gönderildim açmanı bekliyorum.
Ama açılmıyor, gözlerim dolu dolu korkuyorum hiç ağlamadım, gözyaşlarımı görmedi bu güne kadar kimse..
Ama bana git dersen ağlarım ve giderim ama anlamam. Anlam veremem..
Biliyorum sana gelene kadar çok dolandım,çok kirlendim,senin saflığına yakışmıyorum..
Dur bari otobüs gidiyor geldiğim yere gitmeden gideyim..
Vedalaşmayalım ne olur vedaları sevmem hem bak geri gelirim belki bir şansım daha olur..
Senden ricam gözlerini bana veririmsin… Yüreğim esaretinde gözlerinin.
Arınıp geleyim..
Ama bekle beni ne olur..
Ellerini alıp ellerimden bana el sallama yüreğimi koyuyorum avucunun içine bekle geleceğim … Yüreğim olmadan yaşayamam.. sen yoksan neden yaşayayım ki..
Çok sürmez inan ki bir seher sabahı pencereni açtığında serinlemek için o bahar meltemiyle beraber geleceğim vakitlerden de beşinci mevsim olacak..
Unutma yüreğim sende ömrüm…
Yağmur ölü düşlerimi diriltir mi
Ben kendimden eksikken
Yeşertir mi gülüşlerin
Umutlarımı
Karanlıklara mahkum
Kaçak yalnızlıklarımı
Bakışlarınla aydınlatırımısın
Bütün bu sözlerin
Ötesinde
Seni seviyorum
Beni
Severmisin…..
Kayıt Tarihi : 17.5.2010 00:04:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!