Sonra birden uzaklaştıkça yaklaştığın bir şeylerin var olduğu gerçeğine uyanırsın. Bakarsın; camın kenarı mevsime inat soğuk, bakarsın; hava hala karanlık, bakarsın; yanında oturabilen bir defter ve bir de kalem neden vazgeçmeyelim ki? Neden o küçük defterin bazı sayfalarını yırtıp, muavine çöp diye bir çay bardağının içinde uzatmayalım? Bir de gözlerini bir açmışsın, varmışsın o yere şimdi kalanlardan değilsen, Şems, şeytanı sevse de olur. Gitmek o değil budur.
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta