Yar yüreğim yar, gör ki neler var,
Bu halk içinde bize gülen var.
Ko gülen gülsün, Hak bizim olsun,
Gaafil ne bilsin,Hakk'ı seven var.
Bu yol uzaktır menzili çoktur,
gittiğim bütün hekimler aynı şeyleri söylediler
söz birliği etmişcesine
'aşk hastalığıdır bunun adı
ve çok sarsar insanı bu yaştan sonra'
Devamını Oku
söz birliği etmişcesine
'aşk hastalığıdır bunun adı
ve çok sarsar insanı bu yaştan sonra'
Yunusun ilahileri insanı alıp götürüyor... İlahileri sevdiren zat... Bütün ilahileri ayrı güzel bu da ayrı bir güzel...
UNESCO Yunus Emre'nin 750. doğum yılı olan 1991 yılını "Uluslararası Yunus Emre Yılı" ilan etmiştir.
Yunus Emre'nin güzel Türkçemize verdiği katkı yeter. Onun ilahileri dillerde döner durur asırlardır. Adı vakıflara, enstitülere, cadde ve sokaklara, mahallelere, okullara verildi.
Türkiye'de Yunus Emre isminde 123.805 kişi bulunmaktadır.
Velhasılı Yunus Emre milletin gönlüne yerleşmiştir. Bunu da kimse söküp atamayacaktır.
Şairin ruhu şad, mekanı cennet olsun.
"Tapduk Emre" ve Yunus Emre,
Anadolu Türklüğünün "özü", "EĞRİ ODUNA BİLE TAHAMMÜLÜ OLMAYANLARIN" saf, tertemiz inancı, Anadolu'nun İslamlaşması ve Türkleşmesi için uygun ortamı hazırlayan Türk İslam anlayışının mimarlarıdır...
Yunus Emre; Türk kültürünün, edebiyatının ve şiirinin gerçek temsilcisi,
Farsça, Arapça yanında Türk dilinin de edebi bir dil olduğunu eserleriyle gösteren, şiire, divan edebiyatına ve kültürümüze önemli katkılar sunan halk şairi, halk edebiyatının ve Türk Kültürünün önemli şahsiyetlerindendir...
Güne gelen şiirini,
Türk Kültürünün gerçek şairini yürekten kutlarım...
https://www.yee.org.tr/sites/default/files/Yunus_Emre_Divan.pdf
2021 yılında Cumhurbaşkanlığı ve Kültür Bakanlığı destekleriyle Yunus Emre Enstitüsü tarafından yayınlanan Yunus Emre Divanı'nı yukarıdaki linkten erişerek, ücretsiz olarak indirip okuyabilirsiniz...
Eserin yayına hazırlanmasında birbirinden kıymetli profesörlerin de katkıları var...
Dünya malını ve hayatını elinin tersiyle itip kendini Allaha ve Allah Sevgisinden ötürü yaratılmışlara adayan Ulu Ozan Yunus Emre'yi rahmetle anıyorum. Onu sapıklıkla itham edenleride Allah ıslah etsin diyorum....
Cihat bak sana akrostiş şiir yazdım. Nasıl etkilediysen beni artık :))) çok iyi olmadı idare et, gerçi sana fazla bile.
Cinnet geçirir her an,
İneğe bile besler zan
Hatipim der her an
Aldanır yavru kuşum
Tam ortasından...
Aşkı,
sevgiyi. hamurunda yoğuran büyük Hak aşığı Yunus Emre Üstada Allahdan rahmet dilerim.
Sahte isimlerle siteye girip, şahsıma hakaret eden senin gibi provokatörlere bütün hakaretlerini aynen iade ediyorum ve İT ÜRÜR KERVAN YÜRÜR diyorum.
Son kafir bükücü, iyilerin ve kök maaşı 10 bin olanların dostu, kötülerin korkulu rüyası, emekli dul ve yetimin eniştesi, solaklara üç bucuk attıran sağlak. Türk dili ve edebiyatı, senkronik cümleler ve Fabl ana bilim dalı başkanı. Rüyalarını bile eski Türk çe gören Türk şiirinde nefret akımının öncüsü, duayen isim, milyonların sevgilisi yine yaptı yorumunu...
Hak, Allah'ın hem bir ismi, hem de, onun peygamberlerine indirdiği kitaplardaki gerçeklerin ismidir lakin, bu vahdet el-vücut felsefesini benimseyen sapık mutasavvıflar Kur'an'ın bu konudaki beyanlarını beğenmeyerek, Orta doğunun ve uzak doğunun batıl dinlerindeki sapık felsefelerine sarılarak ve bunlara tasavvuf kılıfı geçirerek İslam'ın içine şirk illetini sokmuşlardır. Bunlara göre, -haşa ve kella- Kainatta bakteriden, yıldıza, atomdan, gezegene, ve zerreden küreye ve de semek'ten meleğe kadar ne varsa, hepsi de Allah'ın cüzleri/parçalarıdırlar. Bunların bu sapık felesefelerine göre, Cebrail ile şeytanın, Firavun ile Musa'nın ve Ebu Cehil ile Ebu Bekir'in aslında hiç bir farkları yoktur. Hatta, Aem ile Havva'nın şeytana uyup cennetten kovulmaları da -haşa- Allah'ın onlara kurduğu bir tuzağıdır ve onun bir senaryosunun gereğidir. Dolayısıyla da, dünyadaki insanlar ve cinler yazılmış bir senaryoyu oynuyorlar ve de neticede hepsi cennete gidecektir. Çünkü, bütün mahlukat ve mevcudat -haşa ve kella_ Allah'ın kendisinden kopardığı birer parçalarıdırlar ve de kıyamet koptuktan sonra yine birleşerek Tam bir Allah olacaklar. Bunlar bu felsefenin adına, "FENAFİLLAH VE BEKABİLLAH MAKAMINA ÇIKMAK" diyorlar. Yani Nirvana'nın İslam'a uyarlanış biçimi. Onun için Hallac el-Mansur " BEN HAKKIM/ALLAH'IM" diyor. Yine onun için, Beyazıd el-Bistami, müritlerine, "BEN SİZİN İKİNCİSİ OLMAYAN İLAHINIZIM" diyor, yine onun için Yunus Emre, "ETE KEMİĞE BÜRÜNDÜM, YUNUS DİYE GÖRÜNDÜM." diyor ve onun için "BİR BEN VARDIR BENDEN İÇERU" diyor. Bu sapık akımın öncülerinden olan Muhyiddin el-Arabi bu saçmalıkları bizzat tefsirinde enine boyuna kaleme dökmüştür.
Netice: Hak, ancak Allah'ın son hak kitabında, son hak peygamberi olan Muhammed -s.a.v-'e vahiyle bildirdiği şeylerdir. Kim bu son hak kitaptaki muhkem ayetlerin değişmez kıstaslarına muhalif bir fikir beyan ederse -adı sanı ve unvanı ne olursa olsun- kabule şayan değildir vesselam.
Bu şiir ile ilgili 15 tane yorum bulunmakta