Yoktan Çalmak Şiiri - Naki Aydoğan

yoktan çalmak
daldan elma koparmak
yerden ekin dermek
toplamak
toplanmayı öğrendik
avın izini sürmek
kafes mi kurmak
yay yapıp okmu atmak
madeni kağıt parayla mı
uğraşmak
çek kartı öde
post cihazından değil temassız
öde gitsin al

çalmak
suya sabuna dokunmadan
mala mülke değmeden
okumakki öylesine çalmaktır
yazmaktır ki sihir
mal mülk ayağına gelir
el et taksi dursun

sabırmı
sabırmı işte sabun
yağdan iyi sabır mı var
sabırsız mikropları söker atar
sen sihir olmak istiyorsun galiba
zengin olmak çok mu istiyorsun
ol o zaman altın elmas
para ol kasada dur

kalem çalar silgi siler
kara kaplı defter yazar
okuma yazman var mı
aklın kımıldar fikrin oynar
düşüncen canlanır
ayakların dünya değer
başın uzayda
ruhun sonsuzlukta gider
sen büyürsün fidanın ucunda
yetimin saçında
hissedersin her şeyde
eveni dünya çalmışsın
hayatını yazmışsın
kahinatı yaşamışsın her alemle

ayırmam hiç bir zerreyi kendimden
dokunmam hakkını vermedikçe
yiyemem hiç
görbüz çocuk büyüdün
aklın yer bilgi düşüncen büyür
fikrim dersin
hakkıdır hakka tapanın ilmi bilmi
çal helal olsun sana
fikrinle ek düşüncenle biç aklın kalem
milletinin olanaklarıyla
devletinin imkanlarıyla
yokluktan var et

haktan hak almak okumak ve yazmak
bir lokma bir hırka
lokmalar bilgi hırka yazmak
doyur karnınıda düşüncenide
aş enerji bilim kullanma klavuzu verir

çalmak çalı olmak
sömürmek ağaç olmak
teknoloji istemek meyve ister gibi
sonra kurtlanır zaman
kurtlar türer
çalıların ağaçların nesli
hayvan dolaşır
nere kök salsın bağırsaklarında
tohumu yedi toprak
geri verdi çokça
tohum çimlenip kök saldı ama
nereden bile bilirizki
deney yaptık
fasulyeler pamukta çimlendi
tamam ama ıslaktı pamuk
su bağ kurdu iletişim kurdu tohumla
su ekmek et yer canlı
ve büyür yer canlı
ot tohumlarını yer ot biter
otları otlar ot obur çoğalır
ot oburları avlar kurtlar
köşeyi tutar tilki çakal
ve her canlı içindeki boşluğu sever
çalıda yılan dolaşır
ağaçlarda kuşlar tırmanan tımanana
dağı taşı malukat tırmanır
yer oynarda yer dolaşmazmı yüzünde
gökyüzünde uçmaz mı
hayat şiir gibi
şair kaybolur içinde
bir hikaye çıkı verir
roman yazılır
teknoloji aklımıza girer
düşüncemizde yuvalanır
şiirde imge
bir sanatçıya sarılır
toplumu alır götürür
konser ve sinemaya
uzayı anlatır uzaya çıkarız
başka gezegenlerde dünya yerlisi
yer arar

biz korkarız uzaylılar gelecek bizi yiyecek diye
yerden çalmak yoktan yere armak
yemek
yiyemediğimizi düşüncemize yedirmek
bir yerden bir yere taşımak
atırmak
fikirlerde bilgi çalar düşünceler yer
yerde gezen insan uzayı hayal eder
ben okuman sende okuma
e hayvan kalalım
yoksa sana iş aş eş yok
yani aşk yok
sağ ol müslüman kardeşim
bir birimizi yemeyelim