Yoksun…
Gecenin karanlığına karışıyor sensizliğim
Kuytu bir köşede
Elden ayaktan düşüyor
Hem senden, hem benden
İzler salıyor kaldırımlara
Ardın sıra yağmur sularına
Yoksun…
Çocuklara satıyorum düşlerimi
Üçe beşe bakmaksızın
Sana aitliğimi teslim ediyorum
Yokluğunda sarıldığım yastığına
Ve peşine
Bir gün daha takıyorum yokluğunun
Ağıtlar diziyorum sana
Yoksun…
Gölgemi vuruyorum bir duvara
Sen sanıyorum
En sevdiğin şiirleri okuyorum
Duraksıyorum sonra
Dokunmak istiyorum sana
Dokunamıyorum
Ağlıyorum
Yoksun…
Ay kapanmış başka yüzlere
Kıskanç, el değmemiş zamanlara
Günahı yok, unutulmuş besbelli
Son dem
Son zamansız sözler
Oysa ilk böyle sevmiştim seni
Eli kanlı bir günde
El ayaktan çekilmiş
Bir yüzden diğer bir yüze
Yoksun…
Mevsimsiz göçlerde buluyorum kendimi
Kah bir çocuk yüzünde
Kah peçeli bir kadında
Ama bir bilsen
Hepsinde ne çok seviyorum seni
Daha bir masum
Daha bir içten
Daha bir dokunaklı
Yoksun…
Selamını alıyorum
Geçtiğin yerlerden
Dokunduğun tenlerden
Gördüğün yüzlerden
Hepsini sana benzetiyorum
Boy vermiş bir çavdar tarlasında
Kuşluk vakti
Yoksun…
Sana o ilk şiirimi yazıyorum
Nedeni yok
Bir aşk büyütüyorum çünkü sana
Filizlenir diye belki bir gün
Topraktan göğe
Yüreğime gömüyorum seni
Kayıt Tarihi : 8.4.2010 23:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!