Yoksul Mahallenin Çocuklarıydık

Yoksul Mahallenin çocuklarıydık
Bütün çocuklar dost ve arkadaş
Hangi evde ne pişse
Hangi evde kim düşse, hastalansa bilirdik

Güzel kalpli anneleri, babaları, amcaları, ablaları vardı mahallemizin
Fiyakalı ağabeyleri, fosforlu kızları da
Yazları her evin avlusu, sokağı, kapısı sohbetin dergâhıydı.
Gün boyu ne olmuş, kim ölmüş
Kim kiminle nişanlanmış bilinirdi.
Kimi çaydanlığıyla gelirdi, kimi küncülü çöreğiyle,
Kimi de dilimlenmiş karpuzu,
Soğutulmuş kara hübürüyle sokağa.
Güzeldi yoksul mahallelerin dostlukları, arkadaşlıkları, aşkları, meşkleri,
Hiç kimsenin sevdiğine hiç kimse yan gözle bakmaz ,
Bakmayı da kendine yakıştırmazdı.
Bir kere züppenin biri mahalleden geçerken bizim Sinem'e laf atmış,
Allah var Sinem de Sinem ama
Kaldırım taşlarını bile kendine âşık edebilecek güzellikteydi,
Bütün mahallenin gençleri herifi
eşek sudan gelinceye kadar dövdüler.

Bir keresinde hırsızlar mahalle bakkalını soymuşlardı.
Bütün mahalleli aralarında para toplayıp
Ali amcanın bakkalının daha modernini kurdu.
Bir gün karşı binanın ikinci katında bir çığlık koptu,
Bütün mahalleli acısından lâl oldu,
Çığlığı duyan koştu,
Çamaşır sereni, tandıra ekmek vuranı,
Dükkân işleteni, yiyeni koştu.
Hamallık yapan yaşlı bir amca, eşi Gülizar abla,
On bir yaşlarındaki kızları Kezo yaşıyorlardı o evde.
Gittiğimizde Kezo nefessiz yerde yatıyordu,
Gülizar teyze ömrünün en büyük feryadını yağdırıyordu
Evin babası Hasan amca çaresiz Kezo'nun başında ağlıyordu.
Parasızlıktan sara hastası kızını tedaviye götürememiş,
Fukaralığını da, kızının sara hastalığını kimseler bilmesin diye saklamış,
Mahallenin kadınları duyunca çılgına döndüler,
Saçını çeken çekene
Göğsüne yumruk indiren indirene,
Dizini döven dövene
Kezo'yu kaptığımız gibi hastaneye koştuk.
Henüz varamadan hastaneye yolda
ıçimizden tecrübeli bir amca,
Şoföre arabayı geri çevir dedi.
Meğerse Kezo çoktan ölmüştü bile
Mahalleli bir hafta yas tuttu.
Kimse işe gitmedi, gitmek de istemedi
İşyerleri açılmadı, düğünler ertelendi
Biz yoksul mahallelerin çocuklarıydık
Onurlu ve de kirlenmişlik bilmeyen
Tıpkı babalarımız gibi
Boğazından haram lokma inmeyen,
Bütün insanları bir bilen, kardeşi bilen