Her zaman yürüyor varsılın işi;
Yüce dağ başından aşar mı aşar.
Ölmeden çekilir yoksulun fişi;
Dünyada tesadüf yaşar mı yaşar.
Yoksulu yeniyor varsılın fendi,
Fakir köle olmuş, onlar efendi.
Garibin dizinde derman tükendi;
Biraz tökezlese düşer mi düşer.
Patron işçilerden beğenir seçer,
Zengin; pirzola yer, viskisin içer.
Yoksul; dilenmeye el avuç açar;
Aç insanlar çöpü deşer mi deşer.
Yoksulun halısı; hasırdır, çuldur.
Oğlu şehit olmuş, gelini duldur.
Zengini koruyan yine yoksuldur;
Bu tezada aklım şaşar mı şaşar.
Eli işe erer, aklı da erse
Sömüren varsılın dersini verse…
Asgari ücretle bir işe girse;
Ensesinde boza pişer mi pişer.
Fakirin açlıktan çıkmıyor sesi,
Ensesi kalına hep özel besi…
Yoksul evlenemez, zengin bebesi;
Senede bir hanım boşar mı boşar.
Zalim oyununu bozamaz isem,
Haksıza, yolsuza kızamaz isem,
Arada taşlama yazamaz isem,
Bindebir’in dili şişer mi şişer.
08.02.2016
Ozan BindebirKayıt Tarihi : 8.2.2016 18:48:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!