Yokluk perdesi bu perde,
Bir kere kapanmayagörsün.
Göz alabildiğine görüyorda,
Kimse görmüyor o gözü.
Dar hanemde pişirirdim aşımı,
Yolumuza hoyratlar çıkarda,
Göz dikerler azığımıza...
Hep o korkuyla yaşadım işte.
Gelene abimsin, ağamsın,
Velhasıl, eyvallah dedim.
Lakin yüzümü kızartmadım.
Kızartacak bir iş yapmadım.
Sevdim sevilmeye değer insanları,
Sevilmesemde...
Muhannetin derdi çetin,
Bir dilim ekmeğe muhtaç olmak var,
Ne kadar sevsende, sevilsende...
Üzerinden yıllar geçti, körüklenmiş anıların.
Tadına doyamadığım,
Hatırladıkça o sıcacık tandır lavaşını,
Yanında da yeşermeye yüz tutmuş küp peynirini,
Gurbette de yemek varmış büyük bir iştahla...
Hiçbir vasıtasız, o kendimi bulduğum yuvama,
Düşünce masrafıyla gidip geliyorum.
Belki bin yerde yaşıyorum,
Yaşatırlarsa gönüllerinde.
Yaşatmazlarsa, Yaşadıklarını asla unutmasınlar...
Kayıt Tarihi : 17.11.2005 16:12:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

saygılarımla esenkal
TÜM YORUMLAR (1)