Yaralı kırlangıçlar gibiyim hasretinden
Yokluğunun ardından kan ağlıyor
Gözü yaşlı bir bahar
Mevsim mevsim soluyorum şimdi
Bir sesin kaldı kulağımda çınlayan
Birde gülüşün
Yüzümün sol yanında
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
ayrılıkların yarası yokluğun acısı hepsi aşkın bize yansımasıdır. tebrikler... Gül Doğan
Kanayan sevdalar gördüm
Yürüdüğüm yollarda
Diz boyu ayrılıklar ve hasretler
Bir tek ses kaldı dilimde
Bir avaz yankısı
O da çığlık oldu
Yokluğunun yarasına
O yara hiç kapanmaz dost, bırak kaşıma. Kaşıdıkça kanıyor işte.
Tebrikler...
güzel şiirinizi tebrik ederim..yüreğinize sağlık..
cenk aksal
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta