Avuçlarına ayrılık mıhlanmış bir sonbahar sabahı
Kuru bir sövgü gibi yağdın suskun sokaklarıma
Karanlık rıhtımların kanat çırpışları doldu gözlerime
Gözyaşlarım kızıl bir günbatımına büründü
Sensizlik masum bir şarkı olup aktı dudaklarımdan
Aşk son yıldırımlarını saldı titreyen bedenime
Yalnızlık izini sürdü sürgün yüreğimin
Ben İsmet Özel, şair, kırk yaşında.
Her şey ben yaşarken oldu, bunu bilsin insanlar
ben yaşarken koptu tufan
ben yaşarken yeni baştan yaratıldı kainat
her şeyi gördüm içim rahat
gök yarıldı, çamura can verildi
Devamını Oku
Her şey ben yaşarken oldu, bunu bilsin insanlar
ben yaşarken koptu tufan
ben yaşarken yeni baştan yaratıldı kainat
her şeyi gördüm içim rahat
gök yarıldı, çamura can verildi



