...Yok/tu evet...
Sabaha götürmesini planladığın sigara hesapların yok/tu
Karanlıkta aradığın çakmağın yada bitmiş kibrit kutuların yok/tu
Dolup taşan küllüklerin yok/tu.
Özenle demlediğin ama genellikle soğuk içtiğin çayların yok/tu
Banyoda sırılsıklam gözyaşların ve ağlamanın şiddetine göre akan bir musluğun yok/tu
Bir kenarı bantlı, şiddet mağduru çatlak telefonların yok/tu.
Odanda yamuk duran bir ayağı kırık sehpan, kırık dökük eşyan yok/tu
Bir puzzle edasıyla birleştirdiğin yırtık fotoğrafların yok/tu
Yalınayak soğuk hatıraların yok/tu
Antideprasanlar uyku hapları kod adı çok şirin ilaçların yok/tu
Karanlığın ortasında odanda esen rüzgarların yok/tu.
Promili yüksek hayallerin yok/tu.
Uykusuz güne başlama gibi huyların yok/tu.
Beni anlatmış diye saygıyla andığın bir üstadın yok/tu
Eline geçen ve genellikle yazmayan bir kalemle altını kazıdığın cümlelerin yok/tu
Tavanda kapalı gişe izlediğin bir hayalin yok/tu
Nakaratına eşlik ettiğin çoğu zaman sahiplendiğin şarkıların yok/tu
Yazarken farkında olmasanda binlerce kez ezberlenen mesajların yok/tu
Mesele şu ki
Kırık dökük de olsa bir kalbin yok/tu
Yoksun,
Bilmiyorsun.
Kırmızıya değer çizgilerin yoktu hayatında
O renge değene kadar gözlerin...
Yok oluyordun az daha beklesen
Kimsenin varlığına inanamayacağı kadar azalmıştın
Yokluğundan bile varlık doğabilirdi
Yeniden dirilebilecek kadar canlıysa hislerin...
Varsın
Şimdi hayattasın
Hayaletler kadar! ...
Tüm yoklukların açığa alındı.
Deniz Yılmaz YakutKayıt Tarihi : 27.12.2013 21:04:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!