Dolaşmaktan kördüğüm oldu gönül,
Sensizliğin diyarındaki sokaklarda.
Hangi kapıyı çaldımsa,
Boğuk bir ses,
Ve birazda ürkerek,
Yokluğunun müjdesini verdi yine.
Şırıl şırıl akan sokak çeşmesi,
Sensizliğin nağmelerini fısıldadı,
Köşe başındaki sokak lambası,
Birazda da sarararak,
Yeminler etti buradan geçmedi diye.
Her zaman peşimize takılan,
Sevimli ama kirli, sokak köpeği,
Mahzundu, ümitsizdi geleceğinden.
Her zaman cıvıl cıvıl olan caddeler,
Yokluğunu hüznünü yaşadı benimle.
Baharda açmaya yeltenen tomurcuklara,
Yokluğunun sessiz ayazı vurdu.
Her evin camından gıpta ile bize bakanlar,
Camların perdelerini yolarcasına açanlar,
Şimdi hüzünle ellerini uzattılar perdelere.
Bizi her yağışında aşka davet eden,
Çiseleyerek, üzerimize yağan yağmur,
Yokluğuna kahredip, bütün gözyaşını bıraktı üzerime.
Güneş, esikisi gibi doğmadı güne,
Yüreğimi ısıtmadan, birazda acele ederek,
Elini ayağını çekti günden.
Mehtap bizi seyrederdi tepeden
Bize eşlik ederdi saatlerce, gülümseyen yüzüyle
O da yokluğuna isyan edip göstermedi, yar cemalini…
09.04.12 / 22.45
Sabri CeyhanKayıt Tarihi : 9.4.2012 23:08:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!