O kimsesiz akşamların ulaşılmaz sesiydin
Dayanılmaz bir hayalin tarifsiz öfkesiydin
Dolu dizgin yarınlarım ab-ı hayat beklerken;
Esir olmuş hasretimin isimsiz kölesiydin..
Sensizliğin tarafını tutamadım hiçbir an
Yalnızlığın çilesiyle gönlümü darma duman;
Edişini çaresizce seyretmeye başlarken;
Yüreğimde filizlenen büyük düşmanmış zaman..
Yaşanılan o yılların ızdıraptan farkı ne?
Kaderimin hükmü ile kavuştuğum bu üne.
Parçalanmış hülyalarım özleminle yanarken;
Bilinç altım isyan eder doğduğum o ilk güne..
Dağlardaki menekşenin rengi idin ömrüme
Bir ıhlamur kokusuyla gem vurduğun derdime
Çoraklaşmış göz bebeğim suretini ararken;
Söz geçirmek ne zor şeymiş bu efsunlu beynime..
Sınır yoktu anlatmaya gözlerini hiç senin
Kar yağdırır çöllerime o üşüyen ellerin
Düşlediğim senaryoyu hayatıma sunarken;
Boğulurdum denizinde sınırsız hayallerin..
Sarsılmıştım içimdeki o yangını görünce
Kahır mısın, lütuf musun bu nasıl bir bilmece!
Şu ömrümü zindanlara hapsedilmiş sanırken;
Unuturdum her şeyi sen bir kerecik gülünce..
Gerçeğin ta kendisiydi ulaşılmaz oluşun
En pervasız zamanlarda gözlerime doluşun
Gelişinle yüreğime ılık ılık akarken;
Sonra ise yokluğunu kusardı kayboluşun…
Kayıt Tarihi : 15.1.2025 16:43:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!