Yok Sayar Şiiri - Necdet Erem

Necdet Erem
1570

ŞİİR


16

TAKİPÇİ

Yok Sayar

Ey kardeşim!
Bak bize, büyüklerden nasihat.

Gördüğümüz şeylerden ibaret değil hayat.

Kendini bir asker bil veyahut, bir talebe,
Bak bir kışlada gibi, cümle mahluk el ele.

Hepside senin için, azim gayret içinde,
İlm-ü marifet ile, yürürler istikbale.

Her şeyde muhteşem bir intizamın, görünüyor izleri,
Kainat kitap gibi, okumaya bekliyor, satırlarda gizleri,

Ne atom, basit bir şey, ne hücreler maksatsız,
Şu hilkat manzumesi sanırmısın anlamsız!

Her kilit bir anahtara, bekler açılmak için,
Bütün sırlar gizlidir, düşünmezmisin niçin?

Anahtarı olmayan, kilidi açmak çok zor,
İster isen bu hali, dönüpte aklından sor.

Kainatın tılsımı, gizlidir Besmelede.
Nimetlerin lezzeti, şükür ve hamdelede..

Bak tohumlar nasılda, Besmeleyi çekerler.
Koca ağacı alır, omuzlayıp giderler,

Sordun mu şu nazenin güzelim çimenlere,
Yanmadan yaz boyunca, ateş saçan güneşe,
tebessüm edenlere.

Bastığın kara toprak, bir fabrika misali, çalışır harıl harıl,
Muhtaç olduğun her şey, vaktinde gönderilir.

Başını kaldır da bak, gök güzeli güneşe,
Sana tebessüm eder, gönlüne verir neş-e.

Ne dondurur ne yakar, her mevsim ayrı bahar,
Marifet ve sanatın, muhabbet bahçesinden,
Rahmetin güllerinden, boynuna çelenk takar.

Göz penceresinden ruhun, uçup arı misali,
Rahmet çiçeklerinden, toplayıp polenleri,
İman balını yapıp, Rabbine sunmak için,
Arz-u sema demeyip, bir rüzgar gibi akar.

Besmele katalizör, mahlukat arasında,
Zerreler ve küreler, kul olma sevdasında.
Kardeşlik andı içer yüce ferman altında.

Bazı gözler şaşıdır, eşyayı yanlış görür,
Tabloya hayran olup, ressamını unutur.
Kendi kendine oldu, diye yalan uydurur,

Sorsan ki şu gözleri, sen mi taktın yüzüne,
Basit bir et parçası, şu ufacık dilinki,
Bin bir marifet ile, kim tercüman eyledi,
Akıl ve kalp denilen, marifet denizinden taşıp gelen sözüne.

Hava deyip basite aldığın nimetini,
Elinden alınmadan bilmezsin kıymetini,

Hayatını borçlu olsan da sen havaya,
İman etmezsen eğer, çektiğin sıkıntılar, kalır sana cabaya.

En değerli şey hava, her nefeste sen Ona,
İki kez can borçlusun.

Nefesi aldın desek, veremezsen ölürsün.

Bu değerli nimeti verir iken, sana Mevla,

Ne temininde ücret, ne kullanımında zahmet,
İstemiyor bak asla,

Gök yüzünde bir deniz, homurdanıp dururken,
Bak damla damla iner, gökten yerin bağrına,

Hikmetsiz hiçbir şey yok, her şey lisanı halle,
anlatıyor hilkatin sırlarını, Halık'ın muhatabı,
akıl mantık sahibi, insanın KULAĞINA.

Necdet Erem
Kayıt Tarihi : 20.12.2018 14:39:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Bedri Tahir Adaklı
    Bedri Tahir Adaklı

    Nimetleriyle bizleri
    perverde eder ama biz yine
    teşekkürü bile çok görürüz.
    Rabbim kendine kul resulüne
    hakkıyla ümmet ve üstada talebe
    eylesin.
    TEŞEKKÜRLER HOCAM

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Necdet Erem