Tehlike yaratmak insanın en garip hastalığıdır
Böyle düşünüyorum, nedense tehlikeyi en çok seven insandır
“Rahat batar” çoğu zaman, adrenalin arayışına girer
Adrenalin sanki sıkılmış, bunalmış, ezilmiş insanın kendine gelişidir
Kendine gelme anlayışı da çok gariptir insanda
Gel şöyle bir takışalım, ter dökelim, kendimize gelelim
İki tek atıp, kafa bularak kendimize gelelim
Bugün kaybetmenin hırsını yaşayacağım
Kafayı dumanlayıp, benliğimi bulacağım
Aslında bakarsanız tüm denilenler, bilincin kayboluşudur
Ama garip insanın ilkesi, bilincin kayboluşu ile kendini buluşudur
Bazen düşünüyorum
Üç bin yıl önceki zamanda yaşasaydım ne olurdum
Ne olacağımı tam bilmiyorum
Çevrilen tarihsel filmlerle geçmişi göz önümde canlandırıyorum
Canlananlar ise, savaş, kan, gözyaşı, kan üzerinden kahramanlıklar
Eğer böyle ise üç bin yıl öncesi yaşam, kahrolsun diyorum
Bilmem belki öyledir, belki değildir
Belki de, medeniyetten canı sıkılanların
Dağ köylerine gidip kendine doğayı ev edinmesi gibidir
Elektrikten, internetten, teknolojiden uzak yaşamaktır
Yeryüzü, ağaç, çimen, gökyüzü, yıldızlar, ay ve güneşle yaşamdır
Böyle deyince insanın içi gidiyor
Ama biliyorum ki, böyle bir yaşama içi gidenler dağlara gitmiyor
Köylere piknik yapmak, bayramlarda el öpmek için gidiyor
Ha bir de entel ressamlar var
Medeniyetten sıkılmış, köylere gitmiş,
Eşeğin, atın, öküzün, tavuğun, köy evlerinin fotoğraflarını çekmiş
Çekingen bakışlı, burnu sümüklü, köy çocuklarını çekmiş
Onları resmediyor, sanatsal tatminini sağlıyor
Vurgularında sanatı halk için yaptığını söylüyor
Artık doğru mu yanlış mı bilmem
Köylerin geri kalmış yaşantılarını çağdaş kentlere jurnallemek mi bilmem
Canın çıkmayıp sıkıldığı anlardan birinde, şiir yazmak nasıl bir şeydir bilir misiniz?
Satırlar arasında dolaşırken ilham efendi gelsin diye bekler misiniz?
Bence en güzel şiirler ilhamsız şiirlerdir.
Ne o öyle, ilham efendi gelecek şaire şiir yazdıracak, bu şairlik midir?
Bence şair, oturduğu anda, ilham efendiden yardım almadan da şiir yazabilendir
Aynı hayat yaşamı gibidir şiir yazmak
Kimi zaman hayatı planlı programlı yaşarsın
Kimi zaman da plansız programsız çalakalem yaşarsın
Gerçek şiirler daima öyledir diye düşünüyorum
İlham efendinin yardımıyla yazılanları yapay şiir diye niteliyorum
Yapay, yani şairin kendinden bir şey yok
Doğal yaşam içindeki insana, ilham efendi üfürüyor diyorum
Tıpkı, muskacı, üfürükçülerin üfürdüğü gibi mi acaba diyorum
İnsanın içinden, yaşamından kaynaklanmayan her şey yapay bana göre
Şair, ilk önce tüm yapaylıklara karşı çıkmaktır inancıma göre
Şair, geçmişin, anın kalıplarını kıramadıysa eğer
Kalıplara göre konuşuyor, yazıyorsa eğer
Henüz şair olamamıştır diye düşünüyorum
Düşündüklerime kendim bile gülüyorum
Sakın ha siz gülmeyin
Bir insan kendine aptal diyebilir
Salak diyebilir
Kendine gülebilir
Ama başkası gülerse, deli yerine koymuş olur
Başkası, aptal, salak derse hakaret sayılır
Bence kimlikli, kişilikli insanlar
Ne insanları deli yerine korlar
Ne de insanları aptal, salak sayarlar
Ben şairim, yazarım, insanım diyen birinin ülkem halkına aptal dediğinden beri
Çağın bana insanlık adına öğrettiği tüm değerleri çöpe attım, yıkıldı çağın ilkeleri
Ta o günden beri, insanı değerli kılan Tanrı’ya daha çok inandım
Ta o günden beri, insanı insan bilen insanları daha çok sevdim saydım
İnsana, insanlara, özellikle ülkem insanlarına aptal diyenleri de hep kınadım
Onları asla mı asla, insan yerine koymadım, insan saymadım
Zira bilirim ki, insana, doğaya değer vermek kadar güzel bir şey yoktur
İnsan ne kadar yanlışta, yanılgı da olsa da, bu düzende hiç kabahati yoktur
Düzende aydınım diyen, siyasetçiyim diyen bu kadar yanıltıcılar varken Düzenin ilkeleri, her yanından çatırdadığı halde, aydınlıktan, çağdaşlıktan bahsedilirken
Ve insan “yaratılanı severim, yaratandan ötürü” deyip Tanrı’yı inkâr ederken
Bu ikiyüzlülüğün, istismarın hesabını vermeden sulu bir şekilde gülüp geçerken
İnsan ne yapabilir ki?
Sağa baksan bin bir türlü surat
Sola baksan bin bir türlü surat
Topluma yön verecekler olmuş fırıldak
İnsanlar doğru yüzleri bulmak için olmuş fırıldak
Neyse, çağımda çağdaş aydın olabilmek çok kolay gibi
Batıyı, zenginliği, çıkarları, çıplaklığı, onayla şaklaban gibi
Özgürlükten söz ederken, sürekli dayat kendi fikirlerini
Altmış yılın, kırk yılında çağdaş aydını böyle tanıdım ben
Kimi mezhebini, kimi ırkını, kimi inkârını, kimi dinini, tarikatını yapmış ideoloji
Ortalıkta fır dönüyor, dilinde, demokrasi, özgürlük, barış ilkesi
Gözlerinin derinliğine iyi bak, yakalarsa bitirecek işini
Düzenin çivisi zaten çıkıktı
Hiç kimse daha güzel çivi arama niyetinde değil
Eskimiş, yerinden oynamış paslı çiviyi çakacağım diye uğraşıyor
Her uğraşı, köhnemiş düşünceleri, tavırları, düzeni putlaştırıyor
İlkokuldan üniversiteye kadar beyni yıkanan insan niye hala tatmin değil?
Bütün eğitim döneminde, dayatılan ilkeler, kurallar niye sağlam çivi değil?
Sürekli çatırdıyor, sürekli kanatıyor, sürekli kafa karıştırıyor
Ortalığa bir sürü, çıkarcı, ikiyüzlü, riyakâr tavır üretiyor
Şimdi sıradan insanların dediği gibi, “aman boş ver, ben mi düzelteceğim bozuk düzeni”
Veya bazılarının iddia ettiği gibi, “biz gelirsek her şey düzelecek”
İki laf işte bunlar, fırıldakça laflar
Bugün her şeyde ortaklık var
Siyasette, ekonomide, ideolojide, dinde, tarikatlarda, yaşamda
Solcu, solcu değil
Sağcı, sağcı değil
İnanan, gerektiği gibi inanmış değil
Hemen herkes “elhamdülillah Müslüman”
Dine her gün küfretse de “cenazesini kıldırıyor imam”
Sen gel buna dürüstlük de, namus de
Sen gel buna, bilimsellik de, çağdaşlık de
Sen gel buna, özgürlük de, barış de
Vallahi ne dersen de,
Benim söyleyeceğim sadece ikiyüzlülük, riyakârlık işte
Benim söyleyeceğim çıkar için fırıldak gibi ortalıkta dönmektir işte
Bugün her konuda aykırı düşünmek istiyorum
Zira bozuk, çıkarcı, riyakar, ikiyüzlü düzende belki aykırı olarak doğruları bulurum diyorum
Çünkü düzende doğru olmak, düzen gibi
Düzeni onaylayan, düzenden nemalananlar gibi
Çıkara uygun olarak her yönde takla atabilmektir
Düzenin nimetinden her şekilde istifade edebilmektir
Yok vallahi, ben şairsem, aykırı olmam gerekir
Böyle bir ortamla doğrulanmamam gerekir
Çıkarcı insanlar tarafından, sevilmek sayılmak
Riyakâr, ikiyüzlü insanlar tarafından, sevilmek sayılmak
Çıkarına fırıldak olanlar tarafından, sevilmek sayılmak
Bence kendime yaptığım, yaptıracağım en büyük hakaret olur
Kendime hakaret ettirdiğim de ise, insanlığım, şairliğim yok olur
15.07.2011 - İzmir
Mehmet ÇobanKayıt Tarihi : 15.7.2011 00:28:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mehmet Çoban](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/07/15/yok-olur-3.jpg)
Gel şöyle bir takışalım, ter dökelim, kendimize gelelim
İki tek atıp, kafa bularak kendimize gelelim
Bugün kaybetmenin hırsını yaşayacağım
Kafayı dumanlayıp, benliğimi bulacağım
Aslında bakarsanız tüm denilenler, bilincin kayboluşudur
Ama garip insanın ilkesi, bilincin kayboluşu ile kendini buluşudur ..
..............
Çokça konuyu şiirin yükselmesi için sağlam tuğla olarak yeğlemiş Şair.
Şiirde söyledikleri sıradan değildi.
Üzerinde uzun süreli konuşmayı gerektiren durumlar,olgular,olaylar ...silsilesi.
Yine de özgün görüşlerinden yararlanma olanağı buldum Sayın ÇOBAN'ın.
Kutluyorum Efendim.
Erdemle.
müstefid olduk. teşekkürler şair......
Ta o günden beri, insanı insan bilen insanları daha çok sevdim saydım
İnsana, insanlara, özellikle ülkem insanlarına aptal diyenleri de hep kınadım
Onları asla mı asla, insan yerine koymadım, insan saymadım
************************************************************************
Çıkarcı insanlar tarafından, sevilmek sayılmak
Riyakâr, ikiyüzlü insanlar tarafından, sevilmek sayılmak
Çıkarına fırıldak olanlar tarafından, sevilmek sayılmak
****************************************************************
En iyisi Allah için sevmeli ve Allah için buğzetmeli
herkes sevilmez, ama af edilebilir, o ulivv-i cenaplıktır.
Başkasına zarar vereni başkası zaten af edemez
kötülük edene de iyilik edilebilir. Ama şahsına ait
olanı içindir. Yoksa haksızlık edilir, hak haktır
büyüğüne küçüğüne bakılmaz..
EFENDİM TEBRİK VE TEŞEKKÜRLER
Selam ve dualarımla..
Bedri Tahir Adaklı
TÜM YORUMLAR (8)