Günün birinde Nasrettin Hoca boştu.
Aldı iki kilo et eve koştu.
'Aman 'dedi, 'Hatun, pişir bunu!
Yak ateşi, at odunu,
Yıllardır görmediğimiz bu etti.
Doysun gözümüz, karnımız artık yetti.'
Sonra çıktı gitti kahveye,
Orda daldı çeneye.
O gün hatunun günü idi.
Komşularla söyleşi iyi idi.
Kadının aklına birden et geldi.
Git dedi şeytana
Gitti şeytan yine geldi.
Dayanamadı kalktı eti pişirdi.
Komşularınla bir güzel yedi.
Söyleşi bitti,komşular gitti aman.
'Hoca gelecek ' dedi, 'Yaman! '
Hoca geldi, oturdu sofraya.
'Hatun' dedi
'Çabuk getir yemekleri
Arka arkaya.
Baktı geldi hoşaf ardından da çorba.
Hemen mutfağa koştu.
Mutfakta er yoktu bomboştu.
'Hatuun! ' diye bağırdı.
Karısını çağırdı.
Kadın boynunu büktü büzüldü.
Kocası bağırdıkça o üzüldü.
Hoca dedi:'- Eti ne yaptın eti? '
'Aaahh o Tekir yok mu, yedi onu yedi! '
Hoca kızdı kızardı.
Koştu aradı Tekir'i
Bir yerlerde uyuklarken yakaladı kediyi.
Kedi şaştı şaşırdı, ürpertti bedenini
Sonra terazinin üzerinde buldu kendini.
Hoca tarttı, iki kilo geldi tastamam.
Hoca dedi: 'Hanım aman,
Et bu ise bizim Tekir nerede?
Yok bu Tekir ise, bizim et nerede?
1972 - İzmir
Perinur OlgunKayıt Tarihi : 17.6.2007 18:46:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!