geçen zaman kuşkonmaz bir dala çevirirken üzgün bedenimi
ve ruhum kendi küllerini savururken derin ve sessiz dağ kenarlarından
umudum sonbahar yaprakları ile kaybolurken toprak altında
güneşim benden saklanırken gece mavisinde
buz kesmiş yüreğim koparken kendi adasından
yalnızlığım bile beni terkederken
bu yağmur kaplı kentte
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim