Kurtarsın kendini Zeynep
kurtarsın bu yitik limandan…
zeynep’in elleri suya deyince
içi titrerdi
gözleri yorgun…
iskelede!
Okula başlamıştı, okuyabilmişti ki
Okul rüyalarında şimdi…
Soğuk şehrin, soğuk sularında
Zeynep’in incileri...
Sabah erken uyanır,
Uykusu hep yarım kalır.
Elinde koca su bidonu
Çeşmeyi dolanır…
Ayyaş baba hala ayılamamıştır.
Çocukların mavileri gözüne takılır,
İnatla, hırsla Zeynep
Rüzgara karışır…
Hazırdır kahvaltı döküntü masada,
Bir bardak demli gözyaşı koyar babasına…
Kurtarsın kendini Zeynep,
Kurtarsın bu yitik limandan…
Sofrada biraz zeytin, biraz peynir
Babası çayı beğenmemimştir.
Koca bir tokat iner ensesine;
Zeynep yere düşer
Yangını yüreğine…
Zeynep aynaya bakardı,
Gülünce ayna ağlardı…
Soluk beyaz teninde morluklar
Yüzünde menevşe misali açardı.
Kurtarsın kendini Zeynep,
Kurtarsın bu yitik limandan…
Babanın yatağıdır meyhane masası,
Köpeği bile öldürür tek rüyası.
Kırk yılda bir gider işe
Ağzında küfrün bin parası…
Zeynep saat 12:00’de evden çıkar
Elonoris Hanım’a temizliğe uğrardı.
Yolda şöyle bir denize bakardı…
Gözlerinde bezgin bir kız çocuğu,
Bembeyaz teniyle masumdu.
Kurtarsın kendini Zeynep,
Kurtarsın bu yitik limandan…
Elonoris Hanım Zeynep’e
Başka başka hayatlar anlatırdı.
Tuhaf bir heyecanla dinlemeye başlardı
Zeynep…
Kazandığı parasını o gece alacak olan
babasını unutarak,
Kendini hikayenin başrol oyuncusu yapardı…
Ellerinde boşluklar Zeynep’in,
Yaşanılan hayatına iç çekerek ağlardı;
Çünkü okuyacaktı Zeynep!
Kurtarsın kendini Zeynep,
Kurtarsın bu yitik limandan…
O gün hava soğuktu,
Sanki deniz acıyla kıvranıyordu
Su bidonunu doldurdu Zeynep.
Aklında dünkü hikayenin kırıkları
Eve doğru yola koyuldu…
Kahvaltıyı hazırladı (Zeynep)
İki dilim ekmek,
Biraz zeytin, biraz peynir…
Babası yine çayı beğenmeyecektir…
Başı önde,
tam saatinde evden ayrılır…
…
Kasabada bir telaş yayılır.
Deniz sanki ortalığı kasıp kavurur,
“Zeynep! ” diye feryat ederken komşunun biri
bedeni iskelede ıslak yatmaktadır.
Elonoris Hanım meraktadır şimdi
Camda beklerken koşanları görür,
O an yüreğinde bir acı büyür…
“Zeynep” adını uğultulu duyar,
hemen iskeleye koşar.
Gözlerinde delicesine yaşlar…
Yitirildi Zeynep…
yitirildi…
“Başardım” der gibi gülümseyerek
ölümün kollarına sığınıp
çiçeklerle, maviliklere
yol aldı Zeynep!
- Hikayenin sonunda kadın kendini denize atmıştır iskeleden… Deniz o gün acılı, hava sisli ve soğuktur.
Kurtardı kendini Zeynep,
Kurtardı bu yitik limandan…
Kayıt Tarihi : 25.1.2008 09:45:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
zeynep türküsüne acayip bağımlıyım.dinlerken yazıldı.yaşadığım yerde öyle çok zeynep var ki; yüreğim dayanmıyor inanın.bencilce yaramı hafifletmek için yazdım.saygıyla...
![Hülya Çetin](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/01/25/yitirildi-zeynep.jpg)
Kurtardı kendini Zeynep,
Kurtardı bu yitik limandan…
gerçekten kurtardı kendini zeynep..
kurtardı...
gerçekten çok hoş zaten senden dinlemek te ayrı bir güzeldi. yüreğine sağlık...
Deniz sanki ortalığı kasıp kavurur,
“Zeynep! ” diye feryat ederken komşunun biri
bedeni iskelede ıslak yatmaktadır...
Duygulara...Hüzünlere... saldınız bizleri... Enfesti...
Yüreğinize sağlık...Saygılarımla.
TÜM YORUMLAR (5)