sevişmeyi öğreteceğim sana,
geceleri büyüyen gizli ellerimle
dal budak saran seni: filizlenen geceyi.
Gözlerini aldım senden,
karanlığa bakma ve korkma diye,
koyu bir karanlıksın şimdi sen
dünya, içine kıvrılıp gözlerini yumar.
Uyanma diye, ve hatırlayıp ağlama
kurumuş bir kabuktur hayat
görünmez bir elin soyduğu
özünden daha yumuşak.
Ama her şey ağlar yitip gidenin gecesinde.
Emmeyi öğreteceğim sana
toprağın sütünü
kabardığı an koyu uykusunda
kesilmeden dünya düşleriyle.
Kör bir kaplan gibi çırpınsan da,
kollarımda tutacağım seni,
kemiklerinin kafesinden kurtuluncaya değin.
Dağ rüzgârlarıyla, azar azar, yitip gidene değin.
Kayıt Tarihi : 17.9.2018 16:10:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Aslı Erdoğan](https://www.antoloji.com/i/siir/2018/09/17/yitip-gidenin-gecesi.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!